Steve Jobs ne diyordu?

"AÇ kalın! APTAL kalın!"

AÇ ve APTAL kalmak, yaratıcılığınızı arttırır. Çare arar, kendinizi geliştirirsiniz.

Türkiye ekonomisi, biraz da şımarıklık sonucunda buraya geldi.

Taşradaki öğretmen, Paris'te tatilde; esnaf, vadeli malın parasıyla BMW almış.

Çıkın sokağa, haketmediği mala sahip tonla insan var.

Bunlar elbette mallarını aşama aşama kaybedecekler.

Dişini fırçalamayan herifin altında MERCEDES vardı.

Böyle bir ekonomi, krize girmeyecek miydi?

Daha bunlar başlangıç.

DÖVİZ bitti.

Kasa tamtakır.

Şimdi ne bulursanız, onu KEMİRECEKSİNİZ.

Dişler sağlamdır umarım...

Türkiye insanının en temel özelliği TEMBELLİK.

Siz bakmayın çalışma saatlerinde en tepede olmamıza.Bunlar da MECBUREN çalışanlar.En alt tabaka.

Tembel milletiz.

Çalışmayı sevmiyoruz.

YAĞMA KÜLTÜRÜ genlerimize işlemiş.

Osmanlı sefer yapsın da,kafir komşuları yağmalayalım!

- [ ] Şimdi de gözleri ışıldayan Bakan 4.3 milyona devlet yardım tapıyor, acayip sosyal devletiz. Halka yardım etmek güzel de bu iş halkı tembelliğe itiyor. Çalışan kesimden çalışmayan kesime Servet transferine yol açıyor. Çalışan orta direkt ya da kendi halinde insanların emeğiyle çoğu tembel asalak kitleleri beslemeye çalışıyoruz. Böyle gitmez. Hedefimiz dilenen değil didinen toplum olmalı..

Not 1: Sosyal bilimlerin bazı alanlarında 30 yaşından önce formel eğitim alınmamasını, 30 yaşa kadar hayat ve toplum içinde deneyim ve gözlem yapılmasını öneriyorum. Aksi halde başka toplumlarda kurulan kuramlar,deneyimsiz öğrenciler için olmayan bir toplum ve hayat kuruyor metinlerde.

Not 2: Milletvekili olabilmek için yeterlilik sınavı yapılmalı; ekonomi, hukuk, kamu maliyesi, tarih, uluslararası ilişkiler vs...ama hepsinden önce “akli meleke raporu” istensin.

Not 3: "Türkiye bu krizdenj çıkar" lafları bana hep uçakta endişeli tiplerin sorduğu "acaba inebilecek miyiz?" sorusunu hatırlatıyor.

Şimdiye kadar hiç havada kalan uçak olmadı, önemli olan inişin kalitesi... Türkiye çakılıyor.

Not 4: İstanbul'un en gözde lokasyonlarından birindeki, 2017 değerlemesi 52,2m. USD olan ticari mülk, 27m. USD'ye satıldı. Caddelerde işler iyi olmadığı gibi AVM'ler de can çekişiyor...

Not 5: Uyku kalitesi için en önemli etkenlerden biri ortamın karanlık olması.
Çünkü melatonin üretimi aydınlık ortamda çok düşük.
Karanlık ortamda uyuduğunuz uyku ile aydınlıkta/beyaz ışığı açık bırakarak uyuduğunuz uykunun kalitesi arasındaki muazzam farkı ertesi gün hissedebilirsiniz.

Not 6: Otomobil alım gücü bakımından G.Afrika, Romanya, Meksika, Arjantin, Brezilya seviyelerinde bir ülkeyiz.

Komşu İran’ın, Yunanistan’ın gerisindeyiz.

“Yollar araba dolu, park yeri bulamıyoh.” saçmalıklarına gerek yok.

Yollar araba dolu çünkü yeterince yolumuz, park yerimiz yok.

Not 7: İnşaat sektörüne kaynak aktarımı minimize edilmelidir. Betona gömülen paradan vatandaşa bir pay düşmüyor. %10'luk kesime verilen krediler %50'lik kesimin refahını artırmıyor. Dar bir elit kesim servetine servet katıyor. Bu düzeni baştan aşağı değiştirmek zorundayız. Sokağı duymayan, sokağı görmeyen politik ve teknokrat akıl sorgulanmalıdır.

2023 yolunda ilerlerken en kritik alan olan ekonomide kaynakların betona, holdinglere ve büyük şirketlere akıtılmasının önüne geçilmeli ve halkın refahına odaklanılmalıdır. Türkiye'nin büyüme sorunu yok diyerek bu işin içinden çıkılamaz. Odak noktası halkın sofrası ve geçimi olacak bir politikayı benimsemek ve geç olmadan acilen bunu duyurmak ve uygulamak mecburiyetindeyiz. Unutmayın elit kesimler her devirde yolunu bulur.

Not 8: KYK BORCU için işsiz insanların kovalanmasına karşıyım.

Ama BORÇ AFFI diye bir şeyin REFERANDUM ile sorulması gerekir.

Uygulanan faiz, devletin açıkladığı TÜFE'ye çekilmeliydi. Ama silinmemeliydi.

Herkesi üniversiteye sokup, KYK BURSU dağıtırsanız, o paralar çarçur olur.

Türkiye'de devlet her yıl 10.000 kişilik BURS tanımlayabilir.

Okumak isteyen, ilk 10.000'e girer.

Bu saçmalığın sürdürülebilme imkanı yok!

Not 9: İstanbul Sözleşmesi, onu çıkaran kurum olan TBMM tarafından iptal edilse, sorun hukuki tartışma doğurmazdı.
Daha da önemlisi şu: AK Parti -ve Cumhurbaşkanı Erdoğan– yapılacak ilk seçimde şimdiki konumlarını kaybeder ve muhalefetin adayı cumhurbaşkanı seçilirse, yeni cumhurbaşkanı Danıştay’ın ilgili dairesi tarafından onaylanmış yetkiyi, bu defa

AK Parti döneminde çıkartılmış pek çok yasa ve sözleşmenin iptalini kolayından sağlamak için kullanabilir.
‘‘Kullanmaz, kullanamaz’’ mı diyorsunuz, şaşarım bunu diyenlere…

Zaten Danıştay savcıları, daha en baştan, hukuka aykırı yön sebebiyle kararın iptalini istemişlerdi. Danıştay’ın ilgili dairesi, kararını, iki üyenin karşı çıkmasına rağmen üç üyenin oyuyla verdi. ‘Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun veya muhalefetin konuyu önüne taşıyabileceği Anayasa Mahkemesi’nin ilgili dairenin bu kararını iptal etmesi mümkün.

Not 10: İngiltere, DEMOKRASİ ve SANAYİNİN doğduğu yerdir.

ABD ise, DEMOKRASİ ve SANAYİNİN büyüdüğü yerdir.

Bunu hiç unutmayın.

Dünya'yı İngilizce konuşan ülkeler yönetiyor.

Not 11: Ölümün olduğu bu dünyada aslında hiçbir şey çok da ciddi değildir.

Franz Kafka

Not 12: Uygulanan tutarsız ekonomi politikaları sonucu Türkiye’nin 5 yıllık temerrüt takası (CDS) primi 908 puana kadar yükseldi. ABD’nin 5 yıllık hazine kâğıtlarının borçlanma maliyeti ise yüzde 3,03. Buradan Türkiye’nin ancak yüzde 12,11 gibi bir faiz oranıyla borçlanacağı sonucu çıkıyor ki, bu katlanılamaz bir oran. Dış borçların 451,2 milyar dolar olduğunu düşünürsek, mevcut bakiyenin bu oranla yenilenmesi yıllık 55 milyar dolar civarında bir dış borç faiz ödemesi getirir ki, bu tek başına ödemeler dengesini tahrip eder, gelecek kuşakların sırtına katlanılamaz bir yük bindirir.

Not 13: 15 Temmuz ülkeyi ekonomide batağa sokmadı ama 15 Temmuz adına ve 15 Temmuz’dan sonra yapılanlar bunu kesinlikle başardı.

Ülke ekonomisi hukukun ayaklar altına alınması için 15 Temmuz’un bahane edildiği bir ortamda, neredeyse tüm kurumlarının içinin boşalmasına seyirci kaldı.

TÜİK gibi ekonominin tüm verilerini ölçme görevi verilmiş bir kurumun elinden bu imkanın alınması 15 Temmuz’un ardından kurulan OHAL düzeninin sonucu oldu.

15 Temmuz ekonomiyi batırmadı fakat 15 Temmuz adına yapılanlar bunu başardı. Hukukun, insan hak ve değerinin hiçe sayılması için bahane olarak gösterilmesi, 15 Temmuz’un hayırla yad edilen demokrasi savunmasını değersizleştirdi.

15 Temmuz’un 6.yılında darbenin başaramadığı yıkımı fırsatçılıkla ülkeye yaşatan AK Parti için, bu artık ağır bir mesuliyet haline gelmiştir.

Not 14: Hadis-i şerif: “Ben atam İbrahim’in duası, kardeşim İsa’nın müjdesi ve annem Amine’nin rüyasıyım.”

Ağlayın, su yükselsin! 
Belki kurtulur gemi.
Anne, seccaden gelsin; 
Bize dua et, emi!
(NFK)

Not 15: Bin gerçeklikten daha güçlüdür
Bir tek rüya.
Uyanıkken düş görür,
Yürürüz uykumuzda.
Mutluluk, sahip olduğumuz
Şeylerde değil; elden çıkarmayı
Göze alabildiğimiz eşyada.
(Nathaniel Hawthorne)

Not 16: Ne kadar çok yargılıyorsanız, o kadar az seviyorsunuz. ( Balzac)

Not 17: Başkalarına nasıl göründüğünü 
Dert etme kendine.
Uğraş sadece
İlahi huzurda nasıl gözüktüğünle. 
Allah’ın senin için ne düşündüğünü
Fikret kafanla kalbinle.
(Unamuno)

Not 18: Makul yönetici, yönettiği organizasyonu mülk olarak görmez. Makamı ve hissesi ne olursa olsun, çok sayıda paydaştan biridir o. 

Not 19: Türkiye'de işe yarayacak ciddi çalışmaların internette bedavaya dolanabileceğini zannedenler var.

BLOOMBERG alanlar aptal o zaman.

2000$ ödüyorlar her ay.

Sadece haber akışına.

Siz akıllısınız. Twitter varken 2000$ mı ödenir bir haber platformuna?

Not 20: Ciddi araştırma şirketlerinin raporları ücretsiz dolanıyormuş.

Hayır, dolanmaz.

Piyasada dolananlar, bu işte maaşla çalışmayı kabul eden UCUZ ARAŞTIRMACILARA yaptırılır.

Bedava çorba gibi düşünün.

Bu raporlar genelde hiç bir işe yaramaz.

İşe yararsa, yayınlanmaz zaten.

Vaktinde Kapalıçarşı'ya yurtdışından KEL ANALİST geldi. Bedava seminer. Bedava analiz.

Altın alın dedi.

Tüm çarşı Altın'a yumuldu.

Ertesi hafta ŞELALE başladı.

Bedava dağıtırlar bunları.

Ehh, KERİZ de lazım.