Kadın gizli kamerayı yerleştirmiş sonra da soyunup kendine bir pizza siparişi vermiş. Kurye zile basınca kapıyı anadan üryan açıyor hanım abla, para üstünü falan o halde verip kapıyı kapatıyor sonunda da kahkaha atarak “ayyhh çok eğlendim” diyor. Benzer içerikler dönüp duruyor. Genelde eskortluk yapan kadınlar reklamlarını yapmak adına bu tarz videolar çekip paylaşıyorlar, kadında ahlak zaten yok da ben işin bu boyutunda değilim.
İşin kadın faşizmi boyutu daha tehlikeli bana göre.
Aynı şeyi bir erkek yapsaydı ne olacaktı mesela?
Nasıl toplumsal bir kaos çıkacak, adam tutuklanana kadar nasıl linç edilecekti?
Akşama kadar üç kuruş için, belki çocuğuna bez mama almak adına, soğuk sıcak demeden çalışan bu adamın vebali ne olacak peki?
“Potansiyel sapık tüm erkekler, o yüzden her erkeğin hoşuna gider çıplaklık o zaman bu yaptığım suç olmamalı hatta sevimli bulunmalı” mantığı biz kadınları ne kadar daha bu tarz şımarıklıklara itecek? Gözlerinin namusunu korumak isteyen adamları nereye koyacağız?
Bir erkek boxer ile balkona çıksa, “karşı apartmanda sapık var” diye 155 kilitlenir. Ama konu kadın olunca bunun adı özgürlük, bunun adı pozitif ayrımcılık, bunun adı insan hakları falan oluyor! Sokaklar iç çamaşırı ile gezen kadın dolu.
“Şort giyerim bakmayacaksın, gerdan açarım görmeyeceksin, tayt giyerim istediğim gibi seni tahrik ve taciz ederim ama sen dünya ahiret bacımsın demeye mecbursun” mantığı faşist kadınların erkek onuruna yaptığı en büyük tecavüzdür.
Varoluş kodlarına "görerek tahrik olma" yerleştirilen erkekleri anlamamız belki zor, ama empati yapabilir kadınlar az biraz..
Kimseye "örtünün" diyecek değilim, herkes kendi dünya tercihini bir şekilde yaşıyor. Desem de kimse beni tınlamaz zaten. Ancak kendinize ve en başta onurlu kadın kimliğinize kasap reyonu muamelesi yapmayın, yaptırmayın! Teşhircilik yapmayın!
“Başını çevirsin, erkeğin avreti göz kapaklarıdır” gibi lise iki tarzı duyar kasmayı bırakıp, “gadınıığğmm ben gadıığnn” diye salladığımız o parmakları yere indirip, "ama ben kadınım" şımarıklığına bir son vermemiz gerekmiyor mu artık?
Evet ben de onu diyorum sen kadınsın! İçinde bir canlı büyütebilecek kadar özelsin. Sen et değilsin...
İzzetini ayaklar altına almamalısın.
Son söz: Bir yalana inanmak kolaydır; çünkü insan gerçeğin sertliğinden kaçar..
Kulağa küpe: Enflasyonun düşmesi halkın refah seviyesinin ve alım gücünün artması demek değil. Burada kafa karışıklığı var. Para politikasıyla refah seviyesi artmaz. Pastanın büyümesiyle artar. Onun da tek yolu üretim. Enflasyonun düşmesi fiyat istikrarı ve düşük faiz ortamını tesis eder.
Hatırlatma: Bir gecelik gayri meşru ilişkinin çocukları ya da yasak aşkın meyveleri Türk polisine kafa tutarsa o kafa hukuk eliyle yontulup biçimlendirmeli..
Not 1: Millet KİRA ödeyemiyor.
Bunların derdi ANAYASA.
Hayır yani, dertleri DEMOKRASİ olsa yanmayacağım da...
Not 2: Bunca KRİZ gördüm, KİRALARIN böyle bir seviyeye çıktığını ve asgari maaşı yakaladığını görmedim.
İktidar umursamıyor, çünkü bu da DEMOGRAFİK OPERASYONUN bir parçası.
Not 3: Bir şeyi yanlış yapmak istiyorsan herkese sor!
Kararsız kalmak istiyorsan herkese sor!
İşe daha başlamadan dedikodusu çıksın istiyorsan herkese sor!
İşten vazgeçmek istiyorsan herkese sor!
İşi, doğru düzgün ve başarılı şekilde yapmak istiyorsan ehline sor.
Not 4: Ahmet Kaya çok genç ölmüş; bu adamın sadece 43 yıl yaşadığına inanamıyorum. 43 yıllık ömrüne nasıl bu kadar çok şarkı, bu kadar çok dert, bu kadar çok hikaye sığdırdı, çözemiyorum. öyle bir miras bırakmış ki geriye, harca harca bitmiyor. iyi ki geçmiş bu topraklardan. iyi ki tanımışız ahmet kaya'yı...
Not 5: yıllar önce bir arkadaşımla islam coğrafyası idarecileri üzerine konuşurken, "ali gibi konuşurlar, yezid gibi yaşarlar" demişti. bundan daha isabetli tespit duymadım henüz.
Not 6: Bir ülkede;
-Trafikte yol verme veya vermeme alışkanlığı
-Başvuru sırasına uyma ve kuyruğa girme adabı
-Herhangi bir ürünün kalabalığa dağıtım biçimi,
O ülkenin;
-Toplumsal yapısı
-Gelişmişlik düzeyi
-Sistem kurma becerisi
-Örgütlenme düzeni ve işleyişi açısından çok şey anlatır:
Not 7: HİÇ BİR ŞEY YAPMAMAYA KARŞILIK,
KÜÇÜK DÜZENLİ ADIMLAR
Formül gayet basit:
Yıl içinde her gün düzenli olarak sürdürülen %1’lik ilerleme, elde var olanla yetinmeye karşılık 37.7 kat getiri sağlıyor.
Not 8: Çocuklar uyuya uyuya BÜYÜRLER,
Yaşlılar uyuya uyuya
ÖLÜRLER.
Not 9: Hz Yakup Azrail’den ricada bulunur:
“Canımı almaya gelmeden önce haber ver, ecelime hazırlıklı olayım”
Azrail:
“Sana önceden bir kaç haberci gelecek”
Ne zaman sonra Azrail çıkagelir.
Yakup:
Hani haberciler gelecekti?
Azrail:
Üç haberci gönderdim;
1 Saçların ağarmadı mı?
2 Vücudun zayıflamadı mı?
3 Belin bükülmedi mi?
Not 10: 'İnsanın en önemli yanılgısı..' ''Çoğu insan şimdi yapamadığını ileride yapacağı sanısındadır..''
Not 11: Yalnızca derin bir sevgi duyma yeteneğine sahip insanlar derin keder duyabilirler..
Not 12: Hüzünlü bir ruh,
insanı mikroptan daha hızlı öldürür.
Not 13: Geldi üzerime üç keder, bi anda;
yalnızlık, esaret ve sevgilinin hasreti.
yalnızlık ve esaretin çaresi var,
ama, sevgilinin hasreti..
Not 14: ah, uzaktan nazik görünen aşk,
nasıl da acımasız ve kaba denendiğinde.
Not 15: Ülkemize bir zamanlar Enverland denildiği unutulmamalıdır. Tek adama tutunmanın ittihatçı versiyonu kolaylıkla Kemalist Türkiye’ye inkılap etmiş ve bunu hem bilgin, hem kahraman olduğu iddia edilen Millî Şefin tekliği takip etmiştir.
İsmet Özel, Cuma Mektupları-I
Not 16: Türkiye topraklarında yegâne örgütlü kuruluş olarak devletin bulunması kimsenin devlete intisap etmeksizin söz hakkı elde edemeyişiyle sonuçlanıyor. Söz hakkı kazanan dar kadro devlet çarkının dönmesine yarayan işlemleri onaylamaktan başka kelâm edemiyor.
Cuma Mektupları-II
Not 17: Bugün 10 yaşındaki bir çocuğa etkin eğitim vermeye başla, 5 sene sonra dünya hayatında
Türk milletinin, Türk devletinin, Türkiye topraklarının düşman eğlencesi olmaktan kurtulması için ne lâzımsa onun donanımını vermiş olursun. Bu ulaşılması çok zor bir hedef değil.
İsmet Özel
Not 18: İnsanoğlu beşerî varlığıyla insanî varlığı arasında seçme yaparak terakkî eder. Beşerî varlığını yetersiz, insanî varlığını ulaşılmaya değer bulduğu zaman terakki etmiş, yukarı doğru gelişmiş bir unsurdan bahsedebiliriz. Bu, millet hayatı için de aynen böyledir.
İsmet Özel
Not 19: 'Ruhsal sıkıntıların kaynağında,
anlamsız insanlarla anlamlı ilişkiler yaşama isteği ve çabası yatar..'
İnsanın Anlam Arayışı, Viktor Emil Frankl
Not 20: “Yenilik yapana, eski sistemden kazancı olan herkes düşman olur.”
Hükümdar, Machiavelli
Not 21: YOKLUK-VARLIK
Parasızlık veya çok para sahibi olmak
Her ikisi de zor ve zahmet vericidir
-Yoksul, zorunlu ihtiyaçlarını karşılayamamanın yükü altında ezilir
Zengin;
-Bir taraftan servetini kaybetme korkusu,
-Diğer taraftan daha çok kazanma hırsı ile Hayatı kendine zindan eder.
Not 22: -Doğarken tüm insanlar eşittir
-Sonraki aşamalarda, insanın doğası, sahip olunan beceri ve fırsatlar, sınıf ve statü ayrıcalıkları eşitliği bozar.
-Hayatın sonunda tüm farklılıklar ortadan kalkar, yine herkes eşit olarak ölür.
Not 23: "Öldürücü bir çığın içindeki her kar tanesi suçsuz olduğunu iddia eder."
S.J.Lec
Not 24: "kendisine sıradan biri olduğunu hatırlatan herkesten ve her şeyden nefret ediyordu."
bir ölümlünün şu hayatta düşebileceği en derin çukur, en çıkmaz sokak, en karanlık yol budur.
Not 25: makamımız, mevkimiz, şanımız, şöhretimiz ne olursa olsun, sıkışınca tuvalete gidiyoruz, ortalığa koku salıyoruz. karnımız ağrıyınca kıvranıyoruz, depresyona girince ağlıyoruz. ne kadar direnirsek direnelim, sıradan insanlarız, milyarlarca benzeri içinde bir rakamdan ibaretiz. üç yıl önce, beş yıl sonra; ama en nihayetinde bir mezar kadar yer kaplıyoruz şu gezegende. üç beş kişi ardımızda usulen bir şeyler söylüyor, bizi hatırlayan en son insanın ölümüyle birlikte hiç yaşamamış gibi oluyoruz. onun için hiç kasmaya gerek yok. basit yaşayıp, basit ölelim. en güzeli budur.
Not 26; Betona dayalı büyüme modelinden kurtulmak için yapay zeka gerekli.
Not 27: Mobil operatörlerin peş peşe zam yapmasıyla faturalar son bir yılda en az yüzde 300 arttı.
Bu fahiş zam yapanlarla güya mücadele edeceklerdi. Ticaret Bakanı bunları görmüyor mu? Enflasyonla mücadele timleri bunları görmüyor mu?
Not 28: Beni leylak büklümlerinin içten ve dışardan sarmaladığı günlerden bir zamandı. Heves ettim gölgemi enginde yatan o berrak sayfada gezindirsem diye..İ.Özel
