Başkan Erdoğan’ın açıklanan yeni ekonomi modeliyle sonuç alınması en az 6-8 ayı bulacak. Bu süre zarfında kura belirli bir seviyeden müdahale gelebilir diye düşündü bir çokları, fakat yanıldılar. Bu hızlar TÜFE 6 ayda %30' a çıkar.
Enflasyonun artışı beraberinde çok başka sorunlar getirecek, bu da bazı malların raflarda olmamasına neden olacak. Cari açık geçici olarak kapanır, çünkü en zaruri mallar dahi ithal edilemez. Bu yokluk, kıtlık ve kuyruk içinde geçecek bir kış demek. Bugün açıklanan son büyüme rakamı %7.4 olmasına rağmen yeni yılda ekonomi sert fren yapacak. Duran ekonomi marşa basınca çalışıp tekrar hareket edip büyümeye geçer mi, yoksa uzun sürebilecek bir stagflasyonu mu tetikler hep birlikte göreceğiz.
Fiyat artışlarının iyi olduğunu söylüyor yeni ekonomi modeli. Fiyatlar artınca üreticiler daha fazla yatırım yapıp daha fazla üreteceklermiş bu yeni deneyde. Deney fareleri olarak halk bağırdıkça feryat ettikçe hükümet sabır diyor, biraz daha sabır. Böyle aptalca deney bitene kadar döviz dolar kaybetmeye devam edecek, bu yeni zamları enflasyonu ve tekrar devalüasyonu getirecek. Muhtemelen ilaçlar bile ithal edilemeyecek bu kur seviyelerinden; ki dolar daha da yükselirse yeni ekonomik modelde iyice zorlaşacak temel ihtiyaç maddelerinin ithalatı. Böylece cari açık cari fazlaya dönmeye başlayacak. Acı ilaç içeceğiz, daha da fakirleşeceğiz ve fakat her şey gelecekte güzel olacak bu yeni deneysi ekonomik modelde.
Enflasyon yükseldikçe faizler düştükçe halkımız dövize koşacak, bir süre sonra bankalardan dövizini bile çekecek. Tehlikeli bir döngü bu. Enflasyon devalüasyon döngüsüyle 90'ları tekrar iliklerimize kadar yaşayacağız. Bütün sözleşmeler bu gidişle dolarla olacak. İnşaat sanayi bu yüksek fiyatlardan yeni konut üretimi gerçekleştiremeyecek, zaten yüksek olan konut fiyatları ve kiralar artmaya devam edecek, güzel ve yalnız ülkemin insanları olarak bizler barınma sorununu Türkiye tarihinde belki ilk kez bu kadar derinden hissedeceğiz. Evlilikler azalacak, evlenenler de çocuk yapmayacak ve bu nedenle demografik avantajımızı da kaybedeceğiz. Belki yek faydası ayrı evlere çıkmak masraflı olacağı için boşanmalar azalacak ister istemez, boşanmaya hazır evli çiftler birbirlerine katlanmaya devam edecek mecburen.
Halk ekmek ve ucuz ürün kuyruk kuyrukları yeni yılda artmaya devam edecek. Bir diğer husus piyasada 1.el araba kalmadı bu da 2.el araba fiyatları durmadan yükseliyor. Fırıncılar bu fiyattan ekmek üretemeyecekler, eğer yeni zamlar verilmezse. Eczacılar ilaç gelmediği için raflarını boşaltacaklar. Yılbaşına kadar herkes ileride fiyatlar yükselir diye ne bulursa almaya başladı, bu yılbaşına kadar devam edecek. Ev, araba, altın döviz, beyaz eşya ne bulursa almaya devam edecek insanlar 2022 Ocak ayına kadar. Ve fakat bu böyle sürüp devam etmeyecek ve 2022 Şubattan itibaren ani fren gerçekleşecek çünkü insanların çoğunun gelirleri gerçek enflasyon oranında artmayacak ve satın alma güçleri gittikçe düşecek. Ekonomik aktivite ciddi hasar görecek. Ani frenden sonra ekonomiyi çalıştırmak zor olacak. Sebebi şu: Zararına da olsa bir işletme çalışıyorsa işler düzeldiğinde de yeniden istihdamla ve üretimle işletme çalışmaya devam edecektir. Ama işletmeler bir kere kapandıktan sonra bir daha açılmayacaktır çünkü orada bir servet batmıştır. Ve bu batış büyük hayal kırıklığı yaratmıştır. Tekrar sermayesi olsa bile zarar ettiği işe bir daha yatırım yapmayacaktır.
Son olarak bugün 30 Kasım 2021 tarihi itibarıyla çiğ süt fiyatı ulusal konsey tarafından 3.20'den 4.70 çıkarılmış. Yaklaşık %50'lik artış demek bu. Şu an market raflarında 10 TL olan kg süt fiyatı gelecek hafta 15 TL olacak demek bu. Tarımsal girdi artışlarından dolayı süt alım fiyatının yükselmesi doğru ama tüketici 15 TL'den nasıl süt alacak. Zaten halkın % 30'u Belediyeler süt alıp dağıtmasa süt alamıyor. Çöken orta sınıf satın alma gücü düşerken sabit gelirliler maaşları %20 artacakken maksimum bu yüksek raf fiyatlarını nasıl karşılayacak. Bu da demektir ki; süt firmaları yakında çiftçinin üreteceği sütün sadece bir kısmını alacak geri kalan kısmı da daha düşük fiyatlardan alınacak ya da çöpe gidecektir. Çünkü bu kadar yüksek fiyatlardan tüketiciye satış yapmaları zor. Belediyelerin bütçesi de toplumun tamamına süt dağıtmaya yeterli değil. Enteresan zor zamanlar. Allah selamet versin.
Not: Köpek balıkları acıkmadan yemezler..
Sivri Dil