Erzincan’ın İliç ilçesindeki Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin Çöpler Altın Madeni tesisinin bulunduğu geniş alanda dün saat 14.30 sıralarında çökme meydana geldi.

SEDAT CEZAYİRLİOĞLU NEDEN GÖZALTINA ALINDI?

Çökmenin ardından bölgeye giden İliç savunucusu ve Sabırlı köyünden Sedat Cezayirlioğlu, jandarma engeliyle karşılaştı. Köyüne giremeyen Cezayirlioğlu, oğlu Ertuğrul Cezayirlioğlu ve avukatı İsmail Hakkı Atal'ın bianet'e verdiği bilgiye göre "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlamasıyla gözaltına alındı.

Sedat Cezayirlioğlu

2022 yılında İliç'teki siyanür sızıntısını kamuoyuna ilk duyuran Sedat Cezayirlioğlu, siyanürlü tonlarca suyun Fırat Nehri'ne doğru aktığını ve sızan suyun içerisinde canlı yaşamı için risk oluşturan 30'dan fazla kimyasal olduğunu söylemişti.

Sedat Cezayirlioğluu

Cezayirlioğlu, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda ise, “Yıllardır bas bas bağırıyorum. Türkiye'yi felakete sürükleyeceksiniz diyorum. Şu anda Türkiye'yi değil dünyayı felakete sürüklediniz. Bölgeyi felakete sürüklediniz. Erzincan’da dünyanın en büyük felaketi yaşanıyor. 39 çeşit kanserojen kimyasal patladı. Göçük oluştu altında iş makineleri, kamyonları, kepçeler kaldı. Ölüler var” demişti. 

Sedat Cezayirlioğlu 3

SEDAT CEZAYİRLİOĞLU KİMDİR? KAÇ YAŞINDA VE NERELİ?

Sedat Cezayirlioğlu, 1967 yılında Erzincan'ın İliç ilçesinde doğdu. İlkokul ve ortaokulu İliç ilçesinde tamamladı, lise öğrenimini Erzincan'da tamamladı. Evli ve 2 çocuk babasıdır. 1991 yılında kamu hizmetine başladı ve 30 yıl boyunca devlet hizmetinde bulundu.

57 yaşındaki Sedat Cezayirlioğlu, 2016 yılında İliç ilçesinde faaliyet gösteren dünyanın en büyük 3. altın madenine karşı bir hak mücadelesi başlattı. Adalet ve hukukun sesi olmak amacıyla adımlar attı ve birçok zorluğu aştı.

Maruz kaldığı baskılar nedeniyle TCDD'deki makinistlik görevinden zorunlu olarak emekliye ayrıldı, ancak sayısız davalarla karşı karşıya kaldığı halde İliç için mücadelesine devam etti.

Sedat Ceza

Mücadelesi boyunca ulusal ve uluslararası düzeyde birçok kuruluşla iş birliği yaparak, sesini duyurmaya çalıştı. Bilimsel raporlar hazırlattırdı ve mahkemelere sundu. Siyasi parti liderleriyle görüşmeler gerçekleştirdi. Ulusal basında birçok haber yaptırmayı başardı ve Avrupa'da da medya organlarında yer aldı.

Bu zorlu süreçte maddi ve manevi olarak büyük bedeller ödedi. Ölüm tehditleriyle karşı karşıya geldi.

Büyük siyanür felaketi sürecinde İliç ilçesinde Zafer Partisi'nin ilçe başkanlığını kurarak siyasi hayatına başladı ve Zafer Partisi'nden milletvekili adayı oldu. Seçimlerin ardından Zafer Partisi çevreden sorumlu Genel Başkan Başdanışmanlığı görevine getirildi.