ANKARA, (DHA)- İHH ve çeşitli sivil toplum kuruluşları tarafından organize edilen ‘Diriliş Buluşmaları’nın 9’uncusu Filistin gündemiyle Ankara’da gerçekleştirildi. Programda konuşan Filistin’in Ankara Büyükelçisi Dr. Faed Mustafa, “Filistinli Müslümanlar olarak toprağımıza kök salmaya ve vatanımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.
Kuzey Ankara Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlen program, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Etkinlikte konuşan Filistin’in Ankara Büyükelçisi Dr. Faed Mustafa, İsrail’in çocuklara, kadınlara ve sivillere saldırdığını ifade ederek “Siyonizm ve İsrail, faşizmin ve Nazi ideolojisinin ürünüdür. İşlemedikleri suç kalmadı. Batı, işgalcilere destek vererek, işgal altındaki insanlara verilen yardımları keserek zulümden taraf oluyor. Filistinli Müslümanlar olarak toprağımıza kök salmaya ve vatanımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz. İslam dünyasının ülkeleri bu siyonist çetenin Mescid-i Aksa’ya ve Filistin’e yaptığı saldırılara karşı kararlı bir duruş sergilemelidir. Bağımsızlığa dönük kararlılığımızdan vazgeçmeyeceğiz. Yaşasın Filistin-Türkiye kardeşliği ve sevgisi” diye konuştu.
“RABBİMİZ MAZLUMLARIN KURTULUŞUNA ŞAHİT OLABİLMEYİ BİZLERE NASİP EYLESİN”
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Burhan İşliyen ise Filistinlilerin Mescid-i Aksa’yı ve ülkelerini işgale karşı savunduğunu belirterek “Filistin’de kardeşlerimiz, biz ölsek de bizim evlatlarımız Mescid-i Aksa’yı ve Filistin’i koruyacak diyorlar. Rabbimiz; zalimlerin sonuna, mazlumların kurtuluşuna şahit olabilmeyi bizlere nasip eylesin” ifadelerini kullandı.
“BU DAVA MANDELA’NIN VASİYETİDİR”
Mavi Marmara ile İsrail’in gerçek yüzünü tüm dünyanın gördüğünü belirten İHH İnsani Yardım Vakfı Genel Başkanı Av. Bülent Yıldırım, “Dünyada 800 üs kuran ABD’nin İncirlik’teki üssüne gittik. Dünyanın çeşitli yerlerindeki aktivistler programlarımıza geldiler ve şimdi onlar da Batı’da ABD’yi protesto ediyorlar. ABD tarihindeki en zor durumunu yaşıyor” dedi.
Güney Afrika’nın İsrail’e açtığı davayı hatırlatan Yıldırım, “Bu dava Mandela’nın vasiyetidir. Mandela dedi ki; size vasiyetim, Filistin’in özgürleşmesi için elinizden geleni yapacaksınız. Güney Afrika’da bu davayı açanlar, Mavi Marmara Davası’nda da avukatlık yaptı. Bir güzel eylem yaparsınız, sonuçları çok farklı olabilir. Yeni gemilerle Ariş Limanı’nı geçeceğiz. Refah Sınır Kapısı açılacak. Hem karadan hem de denizden bu ambargolar kalkacak inşallah” diye konuştu.
“DUAMIZ VE DESTEĞİMİZ DEVAM ETMELİ”
“Gazze için duamız, desteğimiz ve boykot devam etmeli” diyen yazar Nureddin Yıldız ise “Biz bir ümmetiz. Bu ümmet, hiçbir zaman mevsimlik ve yöresel bir ümmet olamaz. Çünkü biz evrenseliz, çünkü biz kıyamete kadar Allah’a kul olma sorumluluğu ile yaşayacağız. 70 defa 7 Ekim gelse biz ilk günkü gibi zulme karşı durmaya devam etmek zorundayız. Kudüs’ü, Gazze’yi imanımızın bir parçası olarak yüreğimizde tutmalıyız. Ömrümüz oldukça biz Gazze’deki kardeşlerimizle beraber olacağız” ifadelerini kullandı.
“İSRAİL KINAMADAN ANLAMAZ”
“Emperyalistler bize diz çöktüremeyecekler” diyen yazar Dr. Abdulaziz Kıranşal, “Biz zalimlere yardakçılık yapmayı yasaklayan bir dinin mensuplarıyız. Erbakan Hocamızın dediği gibi, İsrail kınamadan anlamaz, İsrail güçten anlar. Geçmişte Bosna’da, Çeçenistan’da, Afganistan’da, Arakan’da, Yemen’de ve işgale uğrayan diğer coğrafyalarda ne yaşandıysa, Gazze’de de o yaşanıyor” dedi.
“SİZİ MEYDANLARDA GÖRÜNCE CESARETİMİZ ARTIYOR”
Yazar Abdurrezzak Ateş de Gazze’de masum insanların İsrail saldırılarına maruz kaldığını belirterek, “Kudüs 400 yıl boyunca Osmanlı’nın himayesinde huzur ve selam yurdu oldu. Tarih bizi yeniden çağırıyor. Filistinli bir kardeşimize, ‘size yeterince destek olamıyoruz, yalnızca mitingler yapıyoruz’ dediğimde, ‘biz sizi meydanlarda gördüğümüzde cesaretimiz artıyor, yalnız olmadığımızı hissediyoruz” demişti” diye konuştu.
Program sırasında bir katılımcı, Gazze’ye destek olmak için İHH İnsani Yardım Vakfı’na gayrimenkul bağışında bulundu. Diriliş Buluşmaları Ankara Programı, Filistin için yapılan duanın ardından sona erdi.