Aliya Izzetbegoviç, eski Yugoslavya döneminde Müslüman Boşnakların dini ve milli bilincini uyandırmak için mücadele eden ve bu uğurda iki kez hapse atılan bağımsız Bosna Hersek'in ilk Cumhurbaşkanı, vefatının 21. yılında anıldı. Aliya Izzetbegoviç, İslam bilincinin uyandırılması ve Müslüman Boşnakların ülkedeki diğer halklarla eşit sayılması için gençlik yıllarından itibaren mücadele etmeye başladı. Sırp ve Hırvatların Bosna Hersek'i aralarında paylaşmak amacıyla 1990'larda başlattığı saldırılarda da ülkesinin bağımsızlığını koruyarak, tüm saldırılara siper oldu.
ALİYA İZZETBEGOVİÇ KİMDİR?
8 Ağustos 1925 yılında Bosanski Samac şehrinde doğan Aliya Izzetbegoviç, Mustafa ve Hiba çiftinin beş çocuğundan biridir. 3 yaşındayken ailesiyle Saraybosna'ya taşınan ve eğitimini burada tamamlayan Izzetbegoviç, daha gençlik dönemlerinde Müslüman nüfusa yönelik ayrımcılıklara karşı mücadele eden isimlerden biri oldu.
İkinci Dünya Savaşı devam ederken, Hırvatistan'daki Ustaşa rejimi Bosna Hersek'i ilhak ederek, Bağımsız Hırvatistan Devleti'ni (NDH) kurdu. Ülkedeki Müslümanlar "Hırvat" ilan edilirken, Yahudi, Sırp ve Romanlar büyük zulümlere maruz kaldı. Müslüman Boşnaklar ile rejimle aynı fikirde olmayan Hırvatlar da bu zulümden nasibini aldı. Diğer yandan, "ırkçı" Sırpların oluşturduğu Çetnik hareketi de etkin olduğu bölgelerde Müslümanları katletmeye başladı. Çetniklerin ana hedefi, Sırp olmayan tüm milletleri bu coğrafyadan tamamen temizlemekti.
Izzetbegoviç, eski Yugoslavya Krallığı döneminde, ana amacı ülkedeki Müslüman Boşnakları dini ve milli konularda bilinçlendirmek olan "Genç Müslümanlar" isimli oluşumun öne çıkan isimleri arasında yer aldı. Bu hareket, Müslümanların ülkedeki diğer etnik ve dini gruplarla eşit haklar elde etmesini amaçladığı gibi, Çetnik ve Ustaşaların yıktığı Müslüman evlerinin ve camilerin yeniden inşası için çalışıyordu.
Izzetbegoviç, 1990'da kurulan ve bugün de Bosna Hersek'teki en büyük Boşnak partisi konumundaki Demokratik Eylem Partisinin (SDA) ilk genel başkanı seçildi.
BOSNAHERSEK ALİYA İZZETBEGOVİÇ’İN ÖNEMİ NEDİR?
İkinci Dünya Savaşı'nın akabinde kurulan Yugoslavya Federal Halk Cumhuriyeti, faşizme galip gelse de dini ve milli konularda Müslüman Boşnakların sorunlarına çözüm olmadı. Aralarında Aliya'nın da bulunduğu "Genç Müslümanlar" oluşumunun bazı üyeleri, "din bilincinin uyandırılması" yönündeki faaliyetleri nedeniyle 1946'da tutuklandı. Cezaevinden çıktıktan sonra Ziraat Fakültesine kaydolan Izzetbegoviç, 2 yıl sonra ise Hukuk Fakültesine geçip buradan mezun oldu. 21 yaşındaki Izzetbegoviç, 3 yıl hapis cezası aldı. Tito'nun 1980'de ölmesiyle Yugoslavya'da aşırı milliyetçi söylemler yeniden ortaya çıktı. O yıllarda ceza kanununa "ifade suçu" da eklendi. Izzetbegoviç, yazdığı "Doğu ve Batı Arasında İslam" isimli eseri yayımlanmadan hemen önce, 1983 yılında beraberindeki 12 Müslüman aydınla tutuklandı.
"Saraybosna Süreci" olarak adlandırılan tarihi dava başladı. Aliya ve diğer Müslüman aydınlar, ifade suçundan ve organize örgüt kurarak düşmanca faaliyette bulunmaktan suçlu bulundu. Izzetbegoviç’in cezaevi kararı, "İslam Deklarasyonu" isimli kitabındaki ifadelerine dayandırıldı. Izzetbegoviç, 14 yıl hapse mahkûm edildi.
ALİYA IZZETBEGOVİÇ NE ZAMAN ÖLDÜ?
Izzetbegoviç, sağlık sorunları nedeniyle 2000 yılında Devlet Başkanlığı Konseyindeki görevinden istifa ederek, partinin 2001'deki kongresinde de genel başkanlığa aday olmayacağını belirtti. Bosna Hersek halkına bağımsız ve egemen bir devlet bırakan Aliya Izzetbegoviç, 19 Ekim 2003'te başkent Saraybosna'da hayatını kaybetti.
Aliya Izzetbegoviç’in cenazesine farklı ülkelerden 150 binden fazla kişinin katıldı. Boşnak lider Aliya Izzetbegoviç vefat etmeden önce, "şehitlerin arasında mütevazi bir mezara defnedilmek istediğini" vasiyet etti. Bunun üzerine Izzetbegoviç, Saraybosna'daki Kovaçi Şehitliği'ne gömüldü.
ALİYA IZZETBEGOVİÇ KİTAPLARI
Aliya Izzetbegoviç, "Doğu ve Batı Arasında İslam", "İslam Deklarasyonu", "Özgürlüğe Kaçışım - Zindandan Notlar: 1983-1988", "Tarihe Tanıklığım" ve "Köle Olmayacağız" eserleri bıraktı.
ALİYA IZZETBEGOVİÇ SÖZLERİ NELERDİR?
1. Bizi toprağa gömdüler fakat tohum olduğumuzu bilmiyorlardı.
2. Biz de zalimlerden olursak, zulme karşı savaşmamızın bir anlamı kalmaz.
3. Ve her şey bittiğinde, hatırlayacağımız şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacaktır.
4. Yeryüzünün öğretmeni olabilmek için gökyüzünün öğrencisi olmak lazım.
5. Savaşta büyük zulme uğradınız. Zalimleri affedip affetmemekte serbestsiniz. Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.
6. Biz ölüyoruz ama onlar da kazanmıyorlar.
7. Ben Avrupa`ya giderken kafam önümde eğik gitmiyorum. Çünkü çocuk, kadın ve ihtiyar öldürmedik. Çünkü hiçbir kutsal yere saldırmadık. Oysa onlar bunların tamamını yaptı. Hem de Batı`nın gözü önünde; Batı medeniyeti adına.
8. Hiç kimse intikam peşinde koşmamalı, sadece adaleti aramalıdır. Çünkü intikam sonu olmayan kötülüklerin de kapısını açar. Geçmişi unutmayın ama onunla da yaşamayın.
9. Hakiki vatansever vatanını diğerlerine üstün tutan değil, vatanının övgüye mazhar olması için hareket edendir.
10. Din hurafeleri yok etmezse, hurafeler dini yok eder.
11. Sanat için soyunana alkış tutanlar; Allah için giyinene neden zulmeder?
12. Kabile ve ulusun dar sınırlarından kurtulmak için kendinizi Müslüman olarak düşünmeye başlayın.
13. Ölmeye hazır olan insanlar, ölmeye hazır olmayanlara karşı galip gelirler.
14. Hukuk benim için sadece meslek değil inancım, yaşam tercihim ve hayat felsefem
15. Kur'an edebiyat değil, hayattır; dolayısıyla O'na bir düşünce tarzı değil, bir yaşama tarzı olarak bakılmalıdır
16. Geleceğimizi geçmişimizde aramayacağız. Kin ve intikam peşinde koşmayacağız.
17. Ey teslimiyet, senin adın İslam'dır!
18. Her şeye kadir olan Allah'a and olsun ki köle olmayacağız.
19. Bir kelimeyi hiç aklınızdan çıkarmayın: Devlet. Devletin ne kadar önemli olduğunu hepimiz idrak etmeliyiz. Devletsiz bir millet boşluğa düşer, rüzgârda savrulup gider.
20. Nefrete nefretle cevap vermeyin. Bosna için nefret çıkmaz sokaktır. Nefret sadece bizim ruhlarımızı zedelemiyor, Bosna'nın özünü de zedeliyor.
21. Hayat kısa sözüne hiç itibar etmedim. Çünkü yeterince uzun yaşadığımı düşünüyorum.
22. İnsan şahsiyetini alçaltan, onu eşyayla bir tutan her şey gayri insanidir.
23. Bir gün askerlerden biri gelip kendisine “onlar bizim kadınlarımıza tecavüz ediyorlar, onlar bizim kadınlarımızı, yaşlılarımızı ve çocuklarımızı öldürüyorlar. Buna bigane kalmamalıyız” dediğinde, Aliya çok veciz bir şey söylüyor “Sırplar bizim öğretmenimiz değiller.”
24. Ben dindarlığımı annemin dindarlığına borçluyum.
25. Balığın suda yaşaması gibi dünyanın içinde yaşadığı çevre Kur'an ve İslâm'dır
26. Bizi yok etmeye çalışıyorlar ama bilsinler ki Müslümanlar yok olmayacaklardır.
27. Yeryüzünün öğretmeni olabilmek için gökyüzünün öğrencisi olmak lazım.
28. İktidara gelirseniz, hal ve hareketlerinize dikkat edin. Kibirli olmayın, kendini beğenmişlik etmeyin. Size ait olmayan şeyleri almayın, güçsüzlere yardım edin ve ahlak kurallarına uyun. Unutmayın ki sonsuz iktidar yoktur. Her iktidar geçicidir ve herkes, er veya geç, önce milletin ve nihayet Allah`ın önünde hesap verecektir.
29. Dindarlık şehrin büyümesiyle azalır; daha doğrusu, bu azalma insana yadırgatıcı bir tarzda tesir eden şehircilik unsurlarının birikmesiyle beraber meydana gelir. Çünkü şehir ne kadar büyürse üzerindeki gök de o kadar ufalır.
30. Sloganımız şu: Kendinden olanı sev, ötekine saygı göster.
31. Hayat inanan ve salih ameller işleyenler dışında hiç kimsenin kazanamadığı bir oyundur.
32. En kötü kombinasyon boş bir ruh ile dolu bir midedir.
33. İslâm korkakların değil cesur ve atılgan Müslümanların omuzlarında yükselecektir.
34. Cami minarelerinden ve televizyon vericilerinden halka yönelen mesajlar birbirine zıt olursa ne elde edebiliriz ki?
35. Kuran ve İslam sadece hocalara bırakılmayacak kadar önemlidir.
36. Bunu hiç unutma evlat! Batı hiçbir zaman uygar olmamıştır ve bugünkü refahı; devam edegelen sömürgeciliği, döktüğü kan, akıttığı gözyaşı ve çektirdiği acılar üzerine kuruludur.
37. Güç ve kanun sadece adaletin vasıtalarıdır.
38. Şükürler olsun ki tarihe Allah hükmediyor.
39. İslam en iyi ama biz, en iyiler değiliz.
40. Biz koyun olduğumuz için onlar kurt oldular.
41. Anlayış eksikliğinden saldırganlığa sadece bir adım vardır.
42. Bütün canlılar acı çeker fakat insan ızdıraba fikir giydirir.
43. İnsan, tüm ilimlerin onun hakkında söylediklerinden daha fazladır.
44. Bu adil bir barış olmayabilir; fakat süren bir savaştan daha iyidir.
45. Karanlığa alışmış olan köstebekler, ışığa müsamaha gösteremezler.
46. Çok yaşadım ve çok yoruldum. Şimdi sevgilime kavuşmak istiyorum.
47. Adaletin kendisi insanların kalplerinde mevcuttur, aksi durumda adalet yoktur.
48. Acılar ve ızdıraplar içinde doğan dinler ve devrimler rahat ve konfora gömülünce biter.