Murat Ülker, sanatseverleri Yıldız Holding’in Çamlıca Kampüsü’ndeki sanat sergisine davet etti. Bu davete biz de Ekran Haber ekibi olarak katıldık. Koca kampüs, ofis odalarından koridorlara, bahçelerden beklenmedik köşelere kadar sanat eserleriyle donatılmıştı.
Sergi alanına adım attığımızda, ilk olarak heykeltıraş Ebru Döşekçi’nin "Petit Beurre, The Beginning" eseri bizleri karşıladı. Murat Ülker, sergi boyunca sanat eserleri hakkında bilgi verirken, sorularımıza da yanıt verdi.
YILDIRIM DEMİRÖREN'İN HİLYE ANISI
Efsane o'dur ki Hilye olan evde yangın çıkmaz. Murat Ülker de bu efsaneyi dile getirerek sergideki hilyeyi göstererek ilginç bir anısından bahsetti. "Benim batıl inançlarım yok" diyen Ülker, Erdoğan Demirören'in çok güzel bir yalısı olduğunu ve içinde de bir sürü güzel sanat eseri bulunduğunu söyledi. Taşınacakları sırada yangın çıktığını ve eserlerin çoğunun yandığını, ancak yangının hilyenin bulunduğu yere geldiğinde söndürüldüğünü anlattı. “Bu yüzdendir ki hilyeler çok önemli ve değerlidir" dedi.
"KOLEKSİYONER DEĞİLİM"
Kendisini koleksiyoner olarak tanımlamadığını söyleyen Ülker, "Ben koleksiyoner değilim, koleksiyonerler takıntılı olur. Her dönemin her eserini almak ister. Bu noktada ben biraz özgür takılıyorum ve hoşuma giden, gönlümün sevdiği şeyleri alıyorum. Gördüğünüz gibi burada farklı isimlere ve dönemlere ait eserler var. O yüzden kendimi koleksiyoner olarak tanımlayamam" dedi.
ESERLER EMANET ALINABİLİYOR MU?
Sergi sırasında eserlerin emanet olarak alınabileceği söylendi fakat daha sonra sahneye çıkan Murat Ülker, esprili bir dille "Bunu ben de bilmiyordum öyleymiş. Bu konuda tabii ki en büyük problem sigortacımız. Kim nereye gitmiş, hangi eseri götürmüş, takip edilmesi lazım" dedi.
EN SEVDİĞİ PARÇA HANGİSİ?
Murat Ülker'e "Burada bulunan yüzlerce eser arasında en sevdiğiniz eser hangisi?" diye sorduğumuzda, Ülker şöyle yanıt verdi; "Bu soru bana sık sık soruluyor. Ben de diyorum ki çocuklarınızı birbirinden ayırıyor musunuz? Her birisi benim göz bebeğim, öyle de olmalı."
KOLEKSİYON SEVGİNİZ NE ZAMANDAN BERİ VAR?
Ülker, "Lisede fabrikada çalışıyordum. Mesela bir yaz sıcağın alnında fabrikada oturdum, sayfalar dolusu kâğıdı temize çektim. Neden? Çünkü Taç Kraker ürününü yeni yapıyoruz. Bir ürünü yapmak için de 40 kere denememiz lazım. Reçetesi ayrı, tarifi ayrı...O sırada Yapı Kredi Bankası Tıpkı Basım, Hoca Ali Rıza'nın kara kalemlerini göndermiş. Hepsini çerçeveledim ve fabrikanın her yerine astım. Bir kısmı hala duruyor, bir kısmı ise dağıtıldı. Bu işe böyle başladım" dedi.
"BİSKÜVİYİ ÇAYA BATIRMAYIN"
Murat Ülker ayrıca yine esprili bir dille, pötibör bisküvinin çaya batırılıp yenmesinden rahatsız olduğunu dile getirerek "Ya ben onu çıtır çıtır olsun diye o kadar uğraşıyorum" dedi. Ülker, sonrasında "Tabii ki müşteri her zaman haklıdır." diyerek sohbeti neşelendirdi.
SERGİ VATANDAŞLARA ÜCRETSİZ
Koleksiyonda bulunan eserlerin telefondan randevu alarak, haftanın 7 günü, 09.00-17.00 saatleri arasında Çamlıca Kampüsünde bulunan sergi salonunda ücretsiz olarak gezilebileceğini duyurdu.