Volkan Yüksel

Volkan Yüksel

SİYAD’ın merdiven altında, tuvalet önünde ödül töreni

Kısa adı SİYAD olan “Sinema Yazarları Derneği” önemli ve ciddi kurumların başında gelir.

SİYAD Sinema Ödülleri ise özellikle Türk sineması için büyük önem taşır.

Atila Dorsay, bu kurumu var eden önemli bir duayen ve değerli büyüğümüzdür.

Yazının Devamı

“Maria geç kalmaz, herkes erken gelir.”

Bir süredir buralarda yoktum.

Çılgınlık yapıp Şişli’den yola çıkıp arabayla Kuzey Kutbu’na gittim.

O nedenle yazı yazamadım.

Yazının Devamı

Sevinç Erbulak emekli oluyor

Vay arkadaş, Sevinç Erbulak’ın emekli olacağına dair haberleri vereceğimiz dönemlere geldik…

Zaman su gibi akıyor, sözü artık aklımdan çıkmıyor. Geçenlerde Nişantaşı’nda kafede otururken tesadüfen Sevinç ile karşılaştık.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nda 32 yıl çalışmanın ardından; “Az önce emeklilik dilekçemi verdim” dedi.

Yazının Devamı

Ah, Kandıralı Ferdi, soymak için bula bula benim evimi buldun

Kandıralı Ferdi lakabıyla tanınan Ferdi Gülezen, son günlerde ne yapsa haber oluyor.

Serdar Ortaç ile şarkı söylemesi, sosyal medyada kimine göre “komik (!)” videolar, şovlar derken bir kesimin epey ilgisini çekiyor ki, bana mısın diyen birçok ünlüden daha çok haberi yayınlanıyor.

Son olarak cezaevine girdi ve çıktı; girişi ayrı, çıkışı ayrı, çıktıktan sonra yaptıkları da manşetlerdeydi.

Yazının Devamı

Serenay Sarıkaya ve Mert Demir gerçekten sevgili mi?

Bir toplum, bir olaya tarafsız bakış açısını yitirirse ortaya beklenenin de ötesinde bambaşka sonuçlar çıkar.

Magazin dünyasını takip eden toplumun kafası karıştığı aşikâr.

Günlerdir Serenay Sarıkaya ve Mert Demir’in aşkı ayaklar altına alınmış, üzerinde konuşulup duruluyor.

Yazının Devamı

Ayşe Barım ve oyuncuları…

Dizi sektörünün tam içinde olmasam da yıllardır işlerin nasıl döndüğüne, hangi dengelerin ön planda tutulup kimlerin neye göre harcandığına tanıklık etmiş bir insan olarak, son günlerde yaşanan tartışmalara hiç şaşırmadım.

TV100’de Fuat Uğur’un konuyu alevlendiren yazısının aylar sonra gündeme gelmesi dahi sektörün büyük bir tekel altında olduğunun göstergesidir.

Nasıl olur da bir yapımcı ya da kanal yöneticisi olayı merak etmez?

Yazının Devamı

Dostum Selim İleri’nin ardından…

“Edebiyat aşkını İstanbul tutkusuyla harmanlayıp kişisel anılarını şehrin geçmişiyle bir araya getirdiği eserlerinde gelenekle yeninin arasında köprü rolü üstlendiği için Selim İleri'ye...” diye başlayan açıklamanın ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kürsüye çıkıp “2012 yılı Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Edebiyat Ödülü”nü değerli yazar Selim İleri’ye takdim etti.

Selim İleri ise “Hak etmediğim onurlandırışınıza çok teşekkür ederim” diyerek kürsüden indi.

Günden güne karamsarlık içine savrulan edebiyatımızın ayakta kalmış önemli ve değerli isimlerinin başında Selim İleri geliyordu.

Yazının Devamı

Sokakta dünya markalarına manken arıyorum

Fatosh Kalan, aslen Türk ancak hayatının büyük bölümü Londra’da geçti. Türkçeyi sonradan öğrendi. Mesleği ise “Yetenek Avcısı.” Peki, ne demek Yetenek Avcısı? İşte tüm bunları Fatosh sordum ve cevabını aldım. Özellikle bu mesleğe yönelmek isteyen gençler okumalı.

Fatosh, İngiltere’de mi doğdun?

Hayır. Ben Karadeniz kızıyım. Türkiye’de doğdum ancak çok küçük yaşta İngiltere’ye gittim ve 4 yıl öncesine kadar Londra’da yaşıyordum. Şimdi İstanbul’dayım.

Yazının Devamı

Sezen Aksu’nun yeni kaseti çıktı

İnsan, dün yediği acı biberi bugün anımsadığında ağzı yanmaz...

Hayat, geçmişte değildir; gelecekte pusu kurmuş bizi bekliyor...

Bekliyor da gelecek artık eskisi gibi değil.

Yazının Devamı

Stockholm’de “Stockholm sendromu”nun yaşandığı binada yeniden farklı duygularla bulunmak

Stockholm’de “Stockholm sendromu”nun yaşandığı binada yeniden farklı duygularla bulunmak

Stockholm’de Ağustos 1973'te bir yaz günü, bugün Nobis Oteli olan Norrmalmstorg'daki Kreditbanken'de çalışan dört kişi rehin alındı.

Tartışılan bankacılık dramı, İsveç'i yaklaşık altı gün boyunca heyecanlandırdı.

Yazının Devamı

Narin cinayeti itirafçısı Nevzat Bahtiyar’ı canlandıran oyuncu Serkan Aydın: Birkaç gün sokağa çıkamadım

Bugün çok farklı bir söyleşi ile karşınızdayım.

Kanal D’nin Arka Sokaklar dizisinde Narin cinayetinin konu alındığı bölümü hepiniz hatırlarsınız.

Diziyi TV’de izlemeyenler veya böyle bir konunun ele alındığından haberi olmayanlar, sosyal medyada büyük ilgi görmesiyle haberdar olmuş ve internette izlenme rekoru kırmıştır.

Yazının Devamı

Mehtap Bayrı’nın etkinliğine ünlüler akın etti

2024’ü bitirip 2025’e girmeye sayılı günler kaldı. Şafak sıkışmaya başladı. Yeni yıl, yeni umutlar, yeni başlangıçlar getirmesini kalbi mis gibi temiz olan insanlar için şimdiden diliyorum. Yılın son günleri olunca davetler ve etkinlikler bol oluyor. Yetişebildiğim kadarına gidiyor, yazabildiğim kadarını yazıp Ekran Haber’den sizlerle paylaşmaya çalışıyorum. Geçenlerde oyuncu Mehtap Bayrı’nın etkinliğine gittim. Diziler ve sinemadaki rolleriyle hayatımızın içinde olan Mehtap, sanat yaşamının yanı sıra Muğla’da zeytin ve bu zeytinlerden zeytinyağı üretimi yapıyor. Bayrı Zeytinyağı markasıyla birçok yarışmada birincilik ödülü kazandı. Zeytin, zeytinyağı, zeytin sabunu hatta büyük şifa olan zeytin yaprağı çayı gibi ürünleri tüketiciye sunuyor. Gittiğim etkinlik bu ürünlerin tadımıyla alakalıydı. Zorlu Alışveriş Merkezi’nde yapıldı. Ev sahibi sanatçı olunca, katılanlar ve ilgi gösterenler de sanatçı oluyor. Tam bir yıldızlar geçidiydi. Rojda Demirer, İpek Erdem, Serap Ogan Eren, Özlem Savaş, Halil Ergün, Nurhan Özenen, Hilmi Özçelik, İlayda Ildır, Bahar Süer, Alican Okumuş, Ece Aydemir, Kerim Yağcı, Kerem Kupacı, dostları; Prof. Dr. Mehmet Vefik Yazıcıoğlu, Av. Figen Yazıcıoğlu, Selda Uzun, Kadir Uzun ve Sarp Uzun, Mehmet Duman ve daha ismini yazamadığım ünlü simalar katıldı. Mehtap Bayrı da etkinliğe katılan tüm konuklarıyla yakından ilgilendi ve ürünlerin tadımını yaptırdı.

Fotoğrafta gördüğünüz herkes ünlü… Mehtap Bayrı ve davetine katılanlar bir arada.

Yazının Devamı

Tuğrul Eryılmaz’ın gösterisine ilgi büyüktü

Gazeteci Cengiz Semercioğlu ve kardeşi Cem Semercioğlu’nun sahibi olduğu Beyoğlu Halep Pasajı’nda hizmet veren “Joker Sahne”, uzun yıllar Radikal Gazetesi’nin genel yayın yönetmenliğini yapan, şimdilerde ise T24’te cuma günleri “Düzeyli Magazin” yazılarıyla okurla buluşan usta gazeteci Tuğrul Eryılmaz’ı ağırladı. “Gonzo Tuğrul” adını verdiği tek kişilik gösterinin biletlerinin tamamı, satışa çıktığı ilk saatlerde tükendi. Bir süredir hastalıklarla mücadele eden Tuğrul Eryılmaz’ı izlemeye; Gazeteci Ertuğrul Özkök, yazar Mine Söğüt, Necmiye Alpay, sanatçı Batahır Batuter, oyuncu Halil Ergün, Deniz Türkali, Nilüfer Aydan, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney, eşi Ayşen Güney ve çok sayıda davetli katıldı. Tuğrul, gösterisinde Cihangir’deki motosiklet parklarını da Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’e şikayet ederek “Cihangir’i geri istiyoruz” dedi. Sevdiği şarkılar ve dostlarla anılarını konuklarla paylaşan Tuğrul Eryılmaz, 1 saat sahnede kaldı ve finalinde konuklar tarafından ayakta alkışlandı.

Cengiz Semercioğlu, Halil Ergün, Tuğrul Eryılmaz, İnan Güney, Ayşen Güney ve Ertuğrul Özkök birlikte. Fotoğrafı tabii ki ben çektim.

Yazının Devamı

Haldun Dormen’in 70. sanat yılı gecesi muhteşemdi

Anılar, tarihin şemsiyesidir. Bugünün olaylarının yarına olabildiğince örselemeden taşınmasını sağlar. Bugünü kotarmanın, başarmanın özü de dünü doğru bilmekten ve doğru yorumlamaktan geçer. Bulunduğu her zamanı anılaştıran, güzel ülkemin 70 yıldır ayakta alkışladığı büyük bir hoca, değerli abi, tam manasıyla “İstanbul Beyfendisi” olan Haldun Dormen’in 70. sanat yılı, Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda üzerine büyük emek verilerek olağanüstü bir organizasyonla gerçekleştirildi.

Vehbi Koç Vakfı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. ve Haldun Dormen’in ailesi, öğrencileri ve dostlarının organize ettiği geceye; Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi Koç, Prof. Dr. İlber Ortaylı, sanatçı dostları Müjdat Gezen, İzzet Günay, Göksel Kortay, Suna Keskin, Halil Ergün, Meltem Cumbul, Beren Saat, Kenan Doğulu, Tilbe Saran, Azra Akın, Gülben Ergen, Gökhan Özoğuz, Nedim Saban, Işıl Kasapoğlu ve çok sayıda ünlü sima konuk olarak katıldı.

Erol Evgin, Mustafa Alabora, Halit Ergenç, Ekin Tekelioğlu, Hüseyin Gülhuy, Ayça Bingöl, Ali Gökmen Altuğ, Gürkan Uygun, Yosi Mizrahi, Leyla Üner, Kaan Çakır, Osman Yılmaz, Banu Zeytinoğlu, Ayça Varlıel, Alya Dormen ve birçok sanatçı da sahnede yer aldı. Etkinlik boyunca piyanoyu ise Serpil Günseli çaldı.

Yazının Devamı

Çok Şey Anlatan Orhan Gencebay Fotoğrafı

Şerif Gören’i Beyoğlu Hüseyin Ağa Camii’nde kılınan cenaze namazı sonrasında Kozlu Mezarlığı’nda toprağa verdik. Halil Ergün, Necmettin Çobanoğlu, Nur Kardeşler, Ahmet Sezerel ve Orhan Gencebay, Şerif Abi’nin mezarına toprak atan dostları oldu. Bir ara Orhan Gencebay’ın polis koruması ceketini çıkartıp bir mezar taşının kenarına koydu ve usta sanatçıyı oturttu.

Orhan Gencebay, eski arkadaşı yönetmen Şerif Gören’i toprağa verdikten sonra bir mezar taşında otururken. Fotoğraf: Volkan Yüksel

Yazının Devamı

Yasemin Yalçın ile “Kadınlık Bizde Kalsın” 31 yıl sonra yeniden sahnede

İlk kez 1993 yılında Yılmaz Erdoğan tarafından yazılan “Kadınlık Bizde Kalsın”, 31 yıl sonra yine Yılmaz Erdoğan tarafından yeniden yazılarak “Kadınlık Bizde Kalsın / Sevme Beni” adıyla tekrar sahnelere döndü.

Geçenlerde bu efsane tiyatro oyununun sanat camiasına ilk gösterisi yapıldı.

Trump Sahne’de sergilenen oyunun ilk gösteri davetine Halil Ergün, Erkan Can, Güven Kıraç, Hakan Meriçler, Nurcan Sabur ve birçok ünlü sima katıldı.

Yazının Devamı

39 Derecede Aşk galası yapıldı

Amazon Prime Video’nun yerli orijinal filmi “39 Derecede Aşk”, Ortaköy Feriye’de gala ile tanıtıldı.

Davete filmin oyuncuları Ayça Ayşin Turan, Furkan Andıç, Cem Davran, Pelinsu Pir, Gafur Uzuner, Fatih Al, Zeynep Oymak ve Ulaşcan Kutlu hazır bulundu.

Geceye konuk olarak Gülçin Kültür Şahin, İpek Erdem, Levent Tülek, Nezaket Erden, Onur Erol, Bedri Baykam ve sanat dünyasının tanınmış isimleri bir araya geldi.

Yazının Devamı

Otelin iki ayrı katında, dört farklı alanda gezerek tiyatro deneyimi İstanbul’da

New York’ta kapalı gişe oynanan “Sleep No More”, Macbeth oyunundan esinlenilerek yaratılmış interaktif bir tiyatro. Manhattan Chelsea’deki The McKittrick Hotel'in katlarında gerçekleştiriliyor. Tüm konuklar önce 1930’lardan kalma bir bara toplanıp kurallar hatırlatılıyor, ardından iskambil kağıtları dağıtılıyor. Çektiğiniz kağıt sırasına göre içeri giriyorsunuz. Asansör binmeden önce dağıtılan maske takılıyor. Kimse kimsenin yüzünü görmüyor. Oyun esnasında konuşmak, maskeyi çıkarmak, telefonla konuşmak, fotoğraf çekmek ya da mesajlaşmak yasak. Oyunun sonunda Manderley Bar'a girip caz müzik dinleyebilir ve içki içebilirsiniz. New York günlerimde her gelen arkadaşımla mutlaka bu yerleşik tiyatroya giderdik. Peki, neden anlattım tüm bunları? Geçenlerde yazar arkadaşım Ezgi Durmuş aradı ve “Seni bir tiyatroya götürmek istiyorum…” deyip bana afişini gönderdi. O da, NYC’deki oyunun İstanbul uyarlaması. Elbette bu daveti kabul ettim. Oyun Beyoğlu Elmadağ’da bulunan Endless Hotel’in 2 farklı katında ve 4 farklı alanda sahneleniyor. Adı: “Kendi Var Adı Yok.” Her oyun 20 kişilik seyirci ile sınırlı. Bilet alan konuklar otelin lobisinde toplanıyor, kurallar anlatılıyor. Hemen sonrasında çekiliş yapılıyor. Bu çekiliş sonucuna göre 10 kişi “Cadılar”, diğer 10 kişi ise “Macbeth’i” takip ederek oyunu izliyor. Örneğin “Cadılar’ı” takip edip bu sahneyi görenler, isterlerse bir sonraki oyunda “Macbeth’i” takip ederek görmedikleri diğer sahneler için bileti yüzde 50 indirimli alıp görebiliyorlar. Seyirciler oyunu ayakta, gezerek deneyimliyor. O nedenle rahat ayakkabı ve ağır olmayan çanta kullanılmasını tavsiye ederim. Performansta ani ses, kan, cinsel öğe ve karanlık ortam bulunuyor.

Oyunu Cemre Su Salur yönetiyor, yapımcı ise Metecan Enderer. Oyuncular: Ahmet Saim, Ayşegül Demir, Dilara Yiğit, Ömer Gülşen, Yiğit Paşaoğlu, Mizgin Özel, Cemre Beygüven, Hakan Karaca’da oluşuyor.

Gelelim yazının başına…

Yazının Devamı

İstanbul’da satılan 1 milyon 98 bin TL’lik buzdolabı ile fotoğraf çektirdim

İtalyan beyaz eşya ve küçük ev aletleri markası Smeg, sadece ürünlerini sergilediği, satışın olmadığı Levent’te keyifli bir mağaza açtı. Açılış töreni de Serhat Kaynarpınar organizasyonuyla yapıldı ve birçok ünlü yüz bu partiye katıldı. Ancak partinin en ilgi çekici yönü katılan ünlüler değil, Sicilyalı sanatçı Damiano Rotella imzalı bir Dolce & Gabbana sergisi olan buzdolabıydı. Bu buzdolabının süslemeleri, turuncu-kırmızı bir arka plan üzerinde gök mavisinin baskınlığıyla karakterize edilen Ragusa stilindeki araba boyama sanatına bir saygı duruşu simgeliyor. Lirik operadan esinlenen ön panelin ortasında, Giacomo Puccini’nin La Bohème’inden alınmış bir sahne yer alıyor. Üst kısımda operanın kadın kahramanları olan Mimì ve Musetta’nın portreleri var. Alt kısımda, Sicilya çiftçilik geleneğinin sembolü olan bir çiçek buketi ve buğday tasvir edilmiş ve patronale arabasının yanlarındaki süs motiflerini çağrıştırmış. Yanlar, kıvrımlı frizlerle çerçevelenmiş iki tam boy paladinle boyanmış. Üst kısımda, geleneksel kostümlü bir adamın yarı boy portresi konmuş. Ben yazarken başım döndüğüne göre sizin de okurken başınız dönmüş olabilir. İşte bu buzdolabı 30 bin Avro, yani 1 milyon 98 bin TL civarında bir rakama satılıyor. Dünyada çok az sayıda yapılmış. Söylenene göre diğerleri 40 ve 45 bin Avro’ya satılmış. İstanbul’daki markanın resmi görevlileri “30 bin Avro’ya satışa sunduk” dedi. Çok merak ediyorum, acaba bu buzdolabını kim satın alacak? Marka aynı boyda buzdolaplarını 50 bin TL civarında satıyor, ancak sanatçı imzalı bir ürün 1 milyon 98 bin TL’den satılıyor. Durum bu olunca ben de buzdolabıyla hatıra fotoğrafı çektirmek istedim.

Bu buzdolabı 30 bin Avro yani 1 milyon 98 bin TL

Yazının Devamı

Sertab Erener’e Saygı 1 konseri harikaydı

Vay arkadaş, Sertab Erener’e “Saygı 1” konseri yapılacak yıllara geldik… Sezen Aksu’nun Türkiye’ye hediye etmesinin üzerinden yıllar geçmiş ki, Sertab için bu tarz organizasyonlar düzenleniyor. Sertab, hiç yaşlanmayan özelliğiyle zamanın su gibi aktığını bize hissettirmiyor. Yıllar önce güzel bir arkadaş grubuyla İskoçya’ya gitmiştik. Sertab ile yaklaşık 4 gün geçirdik. Emre Kula ile daha yeni evlenmişlerdi. Sertab’ı bu vesileyle yakından tanıma fırsatı yakalamıştım. Perdenin önündeki dev sanatçının, perdenin arkasında da inanılmaz duyarlı bir insan ve yürekli bir kadın olduğunu bu geziyle daha da pekiştirmiş oldum. Bu gezinin hemen ardından konserlerine davet etti, gittim. Gittiğim ilk konserde anladım ki, yıllarca kalbimize dokunan, bize hayatı hissettiren o muhteşem şarkılara ses vermiş. Sertab hep daim genç olduğu için o konsere gidene kadar bunu anlamamıştım. Anılar tarihin şemsiyesidir; o şarkılarda hepimiz güzel anılarına eşlik ettik. En son Bodrum’dan dönerken uçakta yan yana geldik, epey kaynattık.

Geçenlerde Sinerji Medya ve BaBaLa TV organizasyonuyla düzenlenen "Saygı 1" konseri harika geçti. Duygusal anların yaşandığı, binlerce kişinin şarkılara eşlik ettiği dev konserde Kalben, Melek Mosso, Ceylan Ertem, Selin Geçit, Karsu, Aleyna Tilki, Hande Yener, Gökhan Türkmen, Kenan Doğulu, Levent Yüksel, Mirkelam, Nova Norda, Sena Şener, Emrican İğrek, Can Ozan, Şanışer, TNK, Soner Sarıkabadayı, Enis Arıkan, Nil Karaibrahimgil ve Serdar Erener başta olmak üzere birçok sanatçı dostu Sertab Erener'in şarkılarını seslendirdi. Ev sahibi Oğuhan Uğur da harika bir konuşma yaptı. Bu güzel geceye katılan tüm sanatsever insanlar da koro halinde bu sanatçılara eşlik ettiler. Emre ile yan yana oturan Sertab ise her şarkıda ağladı. Hande “Yalnızlık Senfonisi” şarkısını muhteşem okudu. Aleyna, tam tarzına uygun bir şarkı ile “O’ya” harikaydı. Nil ve Serdar ise “Bahçede” şarkısını seslendirdi. Sertab, “Bu gece burada çok büyük bir sevgi hissettim. Öylesine kelimelerle ifade edilecek bir şey değil, bir ömre yeter” sözleriyle duygularını dile getirdi. Kalben, Sertab Erener'in "İncelikler Yüzünden" adlı şarkısını seslendirdi. Kalben'in Samandağ'da Hatay Sörf Okulu ziyaretinde çocuk ve gençlerle birlikte görüntüleri, sahnede LED ekranda yayınlandı. Kalben, başta Hatay Samandağ olmak üzere bu ülkenin tüm çocuk ve gençlerinin çok kıymetli olduklarını söyleyerek, sahneden hepsine selam yolladı. Kalben’in deprem bölgesini unutmaması oldukça güzel bir davranıştı.

Yazının Devamı

Deniz Türkali yeni yaşını “Sex’inci” parti ile kutladı

Geçenlerde Cihangir’de uzun zamandır beklenen bir doğum günü partisi vardı.

Tüm Cihangir’in dilindeydi bu parti.

WhatsApp grupları, sosyal medyada yazılanlar, çizilenler ve insanların kendi aralarındaki sohbetlerde merakla bekleniyordu.

Yazının Devamı

International Fashion Festival İstanbul 2024 başladı

Türk moda tasarımcısı Çiğdem Karavit ve İtalyan organizatör Rosario Stagno'nun ortak organize ettikleri Türkiye’de ikinci kez düzenlenen “International Fashion Festival İstanbul Edition” basın toplantısı, İstanbul Elite World Otel’de yapıldı.

“Uluslararası Moda Haftası” olarak duyurulan etkinlikte, dünyanın birçok ülkesinden katılan modellerin, yine çeşitli ülkelerden gelen modacıların ürünlerini podyumda sergileyeceği belirtildi.

Etkinliğin Türkiye ayağını yöneten modacı Çiğdem Karavit, amaçlarının Türk modasını dünyaya tanıtmak olduğunu vurgulayarak, “Bugün İtalya, Ukrayna, Estonya, Romanya, Dubai gibi ülkelerden model ve tasarımcı olarak katılan konuklarımız var. Amacımız, Türkiye’de moda alanında sesini dünyaya duyurmak ve bu etkinlikle ülkemizi tanıtmaktır” dedi.

Yazının Devamı

Hafta içi İstanbul eğlencesinden haberler

İstanbul gecelerinin cuma-cumartesi eğlenceleri klasikleşmiştir. Ancak bu kez hafta içi turladım. Dünyanın büyük şehirlerinde hafta içi eğlenceleri, yerel insanların öncelikli tercihi haline geldi. Bu nedenle, size hafta içi yerel eğlenceleri yazmak istedim. Katılanlar, şehri var eden kişilerdir.

Önce İstanbul’un son dönemde ilgi gören semti Bomonti’ye gittim. Burada ünlülerin buluştuğu bir doğum günü partisine katıldım. “Wu Bomonti’de” düzenlenen partinin ev sahibi, Londra’dan İstanbul’a gelen yetenek avcısı Fatoş Kalkan’dı. Fatoş, yetenekli gençleri keşfediyor ve dünya markalarının model yüzü yapıyor. Amerika, İngiltere, Fransa, İtalya gibi dünyanın birçok ülkesinde o lüks ve büyük markaların defilelerinde ya da reklamlarında gördüğünüz Türk mankenleri bulup yetiştiren ve onların marka haline gelmesinde büyük katkı sağlayan isimdir Fatoş Kalkan. Yeni yaş partisine katılım oldukça yüksekti. Birçok manken bu eğlencede yerini aldı.

Yazının Devamı

El Salvadorlu yazar Vanessa Núñez: “Orhan Pamuk’un Masumiyet Müzesi romanı TV dizisi olmalı”

Cervantes Enstitüsü’nün ev sahipliğinde İstanbul’da düzenlenen Latin Amerikalı yazarlar buluşmasında El Salvadorlu yazar Vanessa Núñez, keyifli bir sohbet toplantısı düzenledi. Osmanlı’nın Orta Amerika üzerindeki edebi ve kültürel etkilerini anlatırken oldukça etkilendiğinin altını çizdi. Yazar, Orta Amerika'da Arap etkisinin yaygın olduğunu, Edward Said’in Batı’nın doğuyu nasıl yansıttığı üzerine düşüncelerini “Egzotizmin gerçeklikten kopuk bir anlatı” olarak ifade etti. İstanbul’a ve ezana duyduğu sevgiye de değindi.

Vanessa Núñez, Ahmet Hamdi Tanpınar'ın "Saatleri Ayarlama Enstitüsü" adlı eserinden de bahsederek, zamanı koruyan saatler metaforunu vurguladı ve Türk edebiyatı kadar dizilerinin de özellikle Latin Amerika’da büyük ilgi gördüğünü belirtti. Núñez ile yaptığım sohbet daha çok Türk dizileri üzerine oldu. Ben uzun röportajları çok sevmem; kısa ve öz olmasına özen gösteriyorum. Yazar Vanessa Núñez ile de kısa ve öz bir söyleşi yaptım.

Yazının Devamı