“26 milyon oy almış cumhurbaşkanı geldiğinde seçmene hürmeten ayağa kalkmışız, alkış yapmamışız, bir şey yapmamışız; ne kaybediyoruz, kaybediyorsak ben kaybediyorum, bedeli ben ödeyeceğim, hesabı ben vereceğim.” diyor sınıf başkanı edasıyla CHP Genel Başkanı Özgür Özel. İfadeye bakar mısınız! Yani kaybedersem ben kaybederim; lafa bak.
Özgür bey sizi o koltuğa CHP’nin içindeki delegeler getirdi; yani kaybedeceğiniz sizin kendi iş yeriniz eczanız değil, bu sizin kurduğunuz bir iş yeri değil bu bir siyasi parti ve o siyasi parti de sizin bir sorumluluğunuz var. Kaybedersem ben kaybederim dediğiniz şey milyonları ilgilendiriyor, böylesi bir şuursuzluk böylesi bir yani açıklama olamaz.
Herhalde danışmanlarınız metin yazarlarınız kimse size bunu söylemiyor veya önden bir bilgi notu vermiyor veya sözlerinizin nereye gittiğini çalışmıyorsunuz ama bu işin abc’si şudur: Sen o koltukta oturuyorsan benim için oturuyorsun, kendin için oturmuyorsun, kaybedersen ben kaybederim dediğin şeyi söyleyemezsin. Kaybettiğinde CHP’ye oy veren milyonlara kaybettiriyorsun. Böyle bir laf edilebilir mi ya böyle bir akıl tutulması olabilir mi? Sorumluluk sahibi zorundasın; yani kazanırsan ne oluyor o zaman da ben kazandım kardeşim ben paylaştırırım, böyle bir mafya ağzı olur mu!