Bülent Uygun'un kızı Almina Tude Uygun kimdir? Almina Tude Uygun'un hastalığı neydi?
Bülent Uygun'un kızı Almina Tude Uygun'un kızı Almina Tude Uygun'dan acı haber geldi. Yoğun bakımda tedavi gören Almina Tude Uygun, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Bülent Uygun ve ailesini yıkan ölüm haberi sonrası Almina Tude Uygun hakkındaki bilgiler araştırılıyor. Kullanıcılar Almina Tude Uygun kimdir, Almina Tude Uygun'un hastalığı neydi? sorularına yanıt arıyor.

Süper Lig’in sevilen teknik direktörlerinden Bülent Uygun’un genç kızı Almina Tude Uygun, geçtiğimiz günlerde yaşadığı sağlık sonrasında hastaneye kaldırılmıştı. Yoğun bakımda tedavi altına alınan Almina Tude Uygun'dan acı haber geldi. Edinilen bilgiye göre, 28 yaşındaki Almina Tude Uygun hayatını kaybetti. Genç kızım ölüm haberi sonrasında arama motorlarında hakkındaki bilgiler araştırılıyor.

ALMİNA TUDE UYGUN KİMDİR?
Almina Tude Uygun 28 yaşındaydı. Tecrübeli teknik adam Bülent Uygun’un kızı olan Almina Tude, çocukluğundan beri şeker tedavisi görüyordu. Yıllarda diyabet tip 2 ile mücadele eden Tude, tam 25 kilo verdikten sonra hayatı değişti.
Genç kız son olarak şeker hastalığı nedeniyle yoğun bakımda tedavi altına alınmıştı.

TUDE UYGUN’UN DİYABETLE MÜCADELESİ
Henüz 12 yaşındayken böbrek ağrısı ve aşırı susama şikâyetiyle doktora başvuran Almina’ya (19) ‘tip 2 diyabet’ hastalığı tanısı konmuştu. Yaklaşık 6 yıl bu hastalıkla yaşayan Almina, zaman zaman bir hafta içinde 2 kez şeker komasına girdi için bir yandan diyabetle uğraşırken diğer yandan da açlık hissini yaşamadığı için aşırı kilo almıştı.

Yıllar önce “sadi-s” ameliyatı olan Almina’nın ameliyattan önce 500 civarında olan şekeri, ameliyatın üçüncü günü normale döndü, takiplerde de bir daha yükselmediği görüldü. Ameliyattan önce 90 kilo olan Almina, 25 kilo vererek 65 kiloya düştü. Ameliyattan sonra yeniden doğduğunu belirten Almina Uygun, duygularını şöyle ifade etmişti:
“Sürekli hastanelerde geçen düşmeyen bir şeker, aşırı kilo. Hiçbir genç kızın yaşamak istemeyeceği bir durum tabiî ki. İstediğini alamıyorsun, giyemiyorsun, insanların tepkileri, bakışları. Şimdi bunların hiçbiri kalmadı. Hastaneye uğramıyorum. Benim için karar vermek zor olmadı. Sürekli gelen şeker komaları sonunda olmak zorundaydım. Ama çok mutluyum. Çünkü hayatım çok değişti, çok rahatım. Kilo verdim şekerim yok, insülin, hap kullanmıyorum. Benim açımdan çok rahat bir dönem yeniden doğmak gibi bir şey. Artık tüy gibiyim.

Özgüveniniz artıyor. Çünkü sürekli şuramı, buramı saklayayım, sürekli çekingen tavırlar artık yok, istediğimi giyebilirim. Bu da yakıştı, bu da yakıştı. Gidip büyük reyonlarına bakmak yerine gidip 36-38 beden kıyafete bakıyorum ki ben 42-44 beden giyiyordum. 95 kilodan 65 kiloya düştüm. E tabi bunun verdiği bir özgüven doğal olarak oluyor. Onun dışında tabi gardırobunuzu baştan yeniliyorsunuz. İçimden ufak bir Almina daha çıktı. Ama çok rahatım, sağlıklıyım, daha dinç uyanıyorum. Her gün biraz daha kendime güveniyorum. Dedim ki tamam yeniden başladı hayat. Şimdi her şey sıfırdan daha rahatım daha özgürüm.

Hareket etmem yatıp kalkmam, yemem içmem her konuda daha rahatım. Şimdi şunu yesem şekerim artar mı diye düşünmüyorsun. Ben günde 5 defa insülin alıyordum. Onun dışında iki defa ilaç kullanıyordum ona rağmen düşmüyordu. Şimdi öyle bir derdim yok sabah ilaç içmiyorum, akşam iğne vurdurmuyorum. İstediğim her şeyi giyebiliyorum. Onun için çok mutluyum ve hiç pişman olunacak bir şey değil. Mutlaka obezite ve şeker problemi olan herkes olmalı.”
