İşte Ekrem İmamoğlu’nun ifadesinin detayları! Soruşturmanın ipuçları sorularda

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun suç örgütü soruşturması kapsamında emniyette verdiği ifadenin detayları ortaya çıktı. Suçlamaları reddeden İmamoğlu, soruşturma için “siyasi müdahale” dedi. Sorulan sorular da soruşturmanın merkezindeki isimlere yöneldi.

İşte Ekrem İmamoğlu’nun ifadesinin detayları! Soruşturmanın ipuçları sorularda

Gözaltındaki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “rüşvet”, “İhaleye fesat karıştırma”, “İrtikap” ve “Nitelikli dolandırıcılık” suçlamalarıyla başlatılan soruşturma kapsamında bugün ifade verdi. İşte İmamoğlu’nun ifadesinden detaylar…

“SİYASİ MÜDAHALE VE MÜCADELE MODELİ”

Ekol TV’den Dilek Yaman Demir’in özel haberine göre; İBB adına ihalelere katılmadığını belirten İmamoğlu, soruşturma kapsamında haklarında gözaltı kararı verilenlerle ilişkisinin sorulması üzerine, “Şu anda cevap vermek durumunda olduğum muhtelif soruların içeriğini anlamış bulunmaktayım. Aslında burada bulunmamın yegane sebebi hakkımda başlatılan bir siyasi müdahele ve mücadele modelidir. Bu mücadele biçimi ne yazık ki bir yargı tacizi şeklinde tarafıma yıllardır sürdürülmektedir. Bu soruların sorulmasını halkın iradesine dönük sürecin bir parçası olarak görüyorum” dedi.

GİZLİ TANIK İFADELERİ SORULDU

Suç örgütü yöneticisi olarak suçlanan İmamoğlu’na birden fazla gizli tanığın yolsuzluk, sahte fatura, rüşvet iddiaları içeren ifadeleri soruldu. Gizli tanık ifadelerinde ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin imkanları kullanılarak örgütlü bir rüşvet ve yolsuzluk ağı kurulduğu, kamu imkanları kullanılarak büyük kazanç sağlandığı iddiaları yer aldı.

Gizli tanık ifadelerinde yolsuzluk, sahte fatura, rüşvet ve irtikap suçlamaları Murat Ongun, Emrah Bağdatlı, Adem Soytekin, Fatih Keleş, Tuncay Yılmaz ve Hüseyin Köksal üzerinde yoğunlaştı.

İŞTE SUÇLAMALARIN ODAĞINDAKİ İSİMLER

Gizli tanık ifadelerinde, İmamoğlu’nun mal varlığının Adem Soytekin’in üzerine olduğu ve Soytekin’in KİPTAŞ ihalelerini alan kişi olduğu söylendi. Bir gizli tanık ifadesinde suçlamaların merkezindeki Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun’un sınıf arkadaşı Emrah Bağdatlı’nın belediyenin birçok etkinliğini gayri resmi olarak düzenlediğini, ayrıca İmamoğlu’nun finanse ettiği gazetecilere para teslimi yaptığını iddia etti. Gizli tanıklar sık sık Tuncay Yılmaz için “İmamoğlu’nun para trafiğini sağlayan kişi” ifadesini kullandı. Para kuleleri soruşturmasında da adı geçen iş insanı Hüseyin Köksal’ın da İmamoğlu’nun kasalarından biri olduğu öne sürüldü. Fatih Keleş’in ise İmamoğlu’nun kasalarından olduğu, rüşvet ya da komisyon adı altında para topladığı ifadelerde yer aldı.

DEM PARTİ’YE PARA VERİLDİ İDDİASI

Bir gizli tanık ifadesinde DEM Parti’nin seçimlerde CHP’yi desteklemesi için Murat Ongun’un para trafiği sağladığını, ilişkiyi ise Şişli Belediye Başkanı Emrah Şahan ve İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat’ın kurduğunu belirtti.

ŞİDDETLE REDDEDİYORUM

Gizli tanık ifadelerinin hiçbirine yanıt vermeyen İmamoğlu, “Bu soruları muhatap almıyorum. Tüm isnatları şiddetle reddederim” dedi.

İMAMOĞLU İNŞAAT SORUSUNA YANIT

Ekrem İmamoğlu, ortağı olduğu İmamoğlu İnşaat Ticaret Ve Sanayi A.Ş. şirketi üzerinden haksız kazanç sağlandığı iddialarını, “İmamoğlu İnşaat 36 yıllık aile firmamız olmakla beraber belediye başkanı seçildikten sonra, yönetimi ve ticari faaliyetleriyle tüm ilişkimi kestim” ifadeleriyle reddetti. Öte yandan İmamoğlu, mal varlığı ile ilgili tüm detayların ilgili mercilere bildiriminin yapıldığını sözlerine ekledi.

REKLAM PANOLARI ÜZERİNDEN HAKSIZ KAZANÇ İDDİASI

Ekrem İmamoğlu’na yöneltilen suçlamalar arasında Medya A.Ş. ve Kültür A.Ş. üzerinden kiralanan reklam panolarından şirketler aracılığıyla haksız kazanç elde edildiği, billboardların usulsüz bir şekilde çıkar ilişkileri göz önünde bulundurularak ve belediye zarara sokularak kiralandığı da yer aldı.

“HİÇBİR GÖRÜŞME BİR SUÇUN KONUSUNU OLUŞTURMAMAKTADIR”

Ekrem İmamoğlu, şüpheliler Necati Özkan, Murat Ongun, Fatih Keleş, Buğra Gökçe, Murat Abbas, Serdal Taşkın, Hüseyin Köksal ve Kağan Sürmegöz ile yaptığı HTS kayıtları ile tespit edilen görüşmeler hakkında; “Yukarıda ismi geçen şahıslar ya benim çalışma arkadaşlarım ya tanıdıklarım ya da danışmanım olan kişilerdir. Muhtelif zaman diliminde yapmış olduğum bu görüşmeler gayet normaldir. Hiçbirinde içerik olarak bir suçun konusunu oluşturmamaktadır. Olağan görüşmelerdir” dedi.

İSTANBUL SENİN UYGULAMASI İDDİALARI

İmamoğlu, İBB’ye ait olan ve 6 milyon kişinin indirdiği İstanbul Senin uygulaması hakkında iddialara da yanıt verdi. Murat Ongun ve Serdal Taşkın’ın yer aldığı iddia edilen ses kaydında uygulamayı indiren vatandaşların verileri üzerinden sağlanacak siyasi ve ekonomik kazanca dair konuşmalar yer alıyor.

“KONUŞANLARIN KİMLER OLDUĞU BELLİ DEĞİL”

Ekrem İmamoğlu ses kaydı hakkında; “Sorulara esas teşkil eden ortam dinlemesine dayalı olduğu anlaşılan ses kaydının ne şekilde kimin tarafından alındığını bilinmediği gibi konuşan kişilerin de kimler olduğu belli değildir. Bu sebeplerle bu sorulara teknik olarak yanıt verebilmem mümkün değildir” dedi.

“KUMPAS, UYDURMA, YALAN VE KOMPLO TEORİLERİ…”

Ekrem İmamoğlu, “İfadenize ekleyeceğiniz başka bir husus var mı?” sorusu üzerine, “Gözaltına alındığım saatlerden, ifadeyi verdiğim şu ana kadar hissettiklerimden ifade anında sorulan sorulardan sonra kendimi; milletimiz, şehrimiz ve ülkemiz adına çok daha kötü hissettiğimi ifade etmek isterim. Türkiye’nin ulusal ve uluslararası birçok çözüme muhtaç konusu varken yukarıda sorulan sorular göstermiştir ki kumpas, uydurma, yalan ve komplo teorilerinden oluşan mesnetsiz suç isnatları ile gözaltına alındığım an itibariyle Türkiye’nin ve bütün dünyanın gündemine düşmüş olmak, ülkemizin itibarının ciddi zarar görmesi, demokrasi ve adaletin zedelendiğinin yaşanması çok üzücüdür. Bilgi edindiğim kadarıyla ekonomiye yüksek etkisi, insanlarımızın umutsuzluğunun büyümesi ve özellikle gençlerin feryatla yapılan kötü muameleye tepkisiyle sonuçlanmıştır” sözleriyle yanıtladı.

“2016 TEMMUZ’UNDAN ÖNCEKİ YARGI PRATİĞİ”

İmamoğlu’nun avukatları ise ortak beyanda, “Soruşturma evrakından anlaşıldığı üzere bir kısım tanık anlatımları ise tıpkı gizli tanık anlatımlarında olduğu gibi bütünlüğü ve bağlamından koparılıp seçilip sunulmasının yanı sıra tanık isimlerinin dahi yer almaması başka bir ağır hukuk ihlalidir. Bütün bunlar açıkça yasak sorgu usulleridir. Belirtmemiz gerekir ki bu yöntemler 2016 Temmuz’undan önceki yargı pratiğinin bire bir örneğini teşkil etmektedir” sözleriyle kumpas atfında bulundu.

“HİÇBİR HUKUKİ YANI BULUNMAMAKTADIR”

İmamoğlu’nun avukatları, “Sonuç olarak; yasal olmayan gözaltı, sözde kanıtlar, gizli tanıklar, normal tanık olmasına rağmen ismi belirtilmeyen tanıklar, yasal olarak elde edilmeyen ses kayıtları gibi soyut iddialara dayanan bu soruşturmanın hiçbir mantıki, hukuki ve ikna edici bir yanı bulunmamaktadır. Kısacası bu soruşturma adil yargılanma hakkının başından itibaren ihlali ve bu ihlalle hukukun ve adaletin Anayasaya, temel hak ve özgürlüklere aykırı olarak yargıya erişimin yargı eliyle önlenmesi ve hukukun ortadan kaldırılmasıdır. Müvekkilimizin derhal serbest bırakılması zorunludur” beyanında bulundu.

Kaynak: Ekran Haber
Ekrem İmamoğlu ifade soruşturma