İstanbul'un Arnavutköy İlçesi'nde 18 Nisan 2018 yılında gece saatlerinde balık tutan bir grup, oltalarına takılan bez parçasını kıyıya çekince 5 yaşındaki bir kız çocuğunun cesedine rastladı. Yapılan ihbarlar üzerine olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. 5 yaşındaki kız çocuğunun adli tıp kurumunda yapılan incelemesinde çocuğun nasıl öldüğü ve kimliği tespit edilememişti.
5 GÜN ÖNCE KORKUNÇ GERÇEĞİ ÖĞRETMENİNE ANLATTI
Olayın ardından 6 yıl geçmesinin ardından cinayete kurban giden 5 yaşındaki kız çocuğunun ablası 12 yaşındaki Ecrin Eşiyok Esenyurt ilçesinde okuduğu okulda rehber öğretmenine 22 Kasım 2024 giderek "Babam kardeşimi öldürüp poşete koydu onu da götürüp göle attı" dedi.
GÖZALTINA ALINIP TUTUKLANDILAR
Yapılan çalışmalar sonucunda baba Cahit Eşiyok, Anne Meryem Ataman ve eski eş Zehra Ö. gözaltına alındı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürülen zanlılar, Cinayet Büro Amirliği'ndeki ifade işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. 3 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı 6 yıl sonra ortaya çıkan cinayetin iddianamesini tamamladı.
6 YIL SONRA KARDEŞLER ÖĞRETMENE İTİRAF ETTİ
İddianamede, 15 Nisan 2018'de Sazlıbosna Baraj Gölü'nde çarşafa sarılı çıplak bir kız çocuğu cesedinin balıkçılar tarafından bulunduğu ancak cesedin kimliğinin belirlenememesi nedeniyle soruşturmanın Daimi Arama Bürosuna devredildiği aktarıldı. Cansız bedeni gölde bulunan 4 yaşındaki Melike Eşiyok'un ölümünden 6 yıl sonra kardeşleri E. ve H.'nin okulda öğretmenlerine Melike'yi babası ve ilişki yaşadığı kadının öldürdüğünü anlattığına iddianamede yer verildi. Öte yandan, çocuklar H. ve E. Eşiyok'un Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesinde koruma altına alındıkları da iddianamede belirtildi.
"MELİKE’Yİ AÇ SUSUZ BIRAKIP KALORİFER PETEĞİNE BAĞLADILAR”
H. ve E.'nin beyanlarında, "Babamız Cahit ile annemiz Meryem ayrıldığında üvey anne olarak Zehra evimize geldi. Üvey annemiz ve babamız Melike'ye ve bize eziyet etti. Melike'yi sürekli darp ettiler. Bizi de Melike'yi de aç susuz bıraktılar. Altımıza kaçırdığımız için bize tek ayaküstünde durma cezası verdiler. Üvey annemiz ayağımız yere değerse çekiçle vuruyordu. Yağmurlu havalarda bizi ve Melike'yi dışarı çıkarıp kendi içeride çay içerek ıslanmamızı izliyordu. Melike'yi sürekli aç bıraktıkları için bir deri bir kemik kaldı. Babamız Melike'yi kalorifer peteğine bağladı. Ertesi gün babamız Cahit ve üvey annemiz Zehra alışverişe gitti. Buz, naylon ve balta aldılar. Babamız ve üvey annemiz Melike'yi öldürdü. Babamız Melike'yi bir çantaya o çantayı da bir çuvala koydu. Arabaya bindik. Biz soru sorduğumuzda 'sizi sokak köpeklerine atarım' dedi. Zehra bizi günlerce aç susuz bıraktı. Bize tazyikli su sıkarak eziyet etti. Sonra bir gün babamız ve üvey annemiz tartıştı. Zehra evden ayrıldı" dedikleri iddianamede ifade edildi. Çocuklar H. ve E.'nin sosyal çalışmacı eşliğinde alınan beyanlarına itibar edilebilir olduğu yönünde görüş bildirildiği de iddianamede açıklandı.
“MEZARLIĞA GÖMMEYE ÇALIŞTIK AMA YAPAMADIK, TAŞ KOYUP GÖLE ATTIK”
"Mezarlığa gömmeye çalıştık ama yapamadık, taş koyup göle attık"Baba Cahit Eşiyok iddianamede yer verilen ifadesinde "2017 yılında eşim Meryem'den boşandım. Çocuklarım Melike, H. ve E.'nin velayeti bende kaldı. Daha sonra Zehra Öztürker ile tanıştım ve aynı evde yaşamaya başladık. Çocuklarımdan H. ve Melike altına kaçırıyordu. Zehra titiz bir insan olduğu için çocukları sürekli darp edip cezalar veriyordu. Zehra'nın günden güne çocuklara uyguladığı şiddet arttı. Melike'ye 'sürekli şeytan gibi bakıyor, annesi gibi bakıyor' diyordu. 2 Nisan 2018 günü Zehra beni aradı. 'Melike nefes almıyor eve gel' dedi. Eve gittiğimde Melike'nin elleri ve ayakları soğuktu. Zehra'ya hastaneye götürelim dediğimde 'vücudunda morluklar var, götürürsek ikimizi de cezaevine atarlar' dedi. Olayın nasıl olduğunu sordum. Zehra bana 'Melike su istedi. Su içerken öksürmeye başladı. Su boğazına kaçtı diye sırtına vurdum. Nefesi gidince seni aradım' dedi. 'Ne yapacağız' dediğimde Zehra bana 'denize atalım gitsin' dedi. Araç kiraladık. Melike'yi arabaya koyduk. Önce mezarlığa gömmeye çalıştık ama yapamadık, müsait bir yer bulamadık. Sazlıbosna Baraj Gölü'ne içine taş koyup attık. Daha sonra Zehra ile ayrıldık. Eski eşim Meryem ile tekrar birlikte olarak hayatımıza devam ettik. Melike'nin ölümünden Zehra sorumlu" dedi.
“SUÇU EŞİNE ATTI”
Sanık Zehra Öztürker ise Cahit Eşiyok'un çocuklarını darbedip, kötü muamelede bulunması nedeniyle uyardığını, sanığın da kendisine "Karışma onlar benim çocuklarım." dediğini iddia etti. Öztürker, maktulü kendisinin öldürmediğini, Eşiyok'un cesedi baraja bıraktığını öne sürdü.
"KORKTUĞUM İÇİN KİMSEYE BİR ŞEY DİYEMEDİM”
Çocukların öz annesi Meryem Ataman ise, "Cahit ile evliyken Zehra ile gönül ilişkisi yaşamasından sonra evden ayrıldım. Boşandıktan sonra çocukların velayeti Cahit'te kaldı. Ayrı kaldığımız süre içerisinde çocukları göstermedi. Cahit bana sürekli çocuklarım H. ve E.'nin fotoğraflarını atıyordu ama Melike'nin fotoğraflarını atmıyordu. Sorduğumda sürekli 'uyuyor, tuvalette' gibi şeyler söylüyordu. Sonra Cahit beni eve geri dönmeye ikna etti. Eve dönünce Melike'nin öldüğünü söyledi. Cahit ve Zehra korktukları için polise ve sağlık ekiplerine haber vermemişler. Cahit ile yeniden yaşamaya başladık ve bir çocuğumuz daha oldu. Çocuklarım bana Melike'yi Cahit ve Zehra'nın öldürdüğünü söyledi. Hayattaki çocuklarım ve kendim aynı akibete uğrar diye korktum ve kimseye bir şey demedim. Çocuğumun ölümü hakkında bilgim yok" dedi.
SAVCI: "ŞİDDETİN HER TÜRLÜSÜNÜ GÖSTERMİŞLER
İddianamede çocuklar H., E. ve Melike'nin baba Cahit ve üvey anne Zehra tarafından oklava ile dövmek, tek ayak üstünde bekleme cezası, tazyikli su sıkma, aç ve susuz bırakma şeklinde kötü muamele ve eziyete maruz kaldıkları belirtildi. İddianamenin devamında Cahit ve Zehra'nın Melike'yi aç susuz bırakarak eziyet ettikleri, darp ile başlayıp şiddetin her türlüsünü göstermeye devam ettikleri anlaşılmıştır" ifadelerine yer verildi.
İSTENEN CEZALAR
Sanık Cahit Eşiyok'un ‘Beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak kişiye kasten öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘Eziyet’ suçundan ise 3 yılda 8 yıla kadar hapsi istendi.
İddianamede sanık Zehra Öztürker hakkında "çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kişiye karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ile "çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kişiye karşı eziyet" suçundan 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
ANNEYE 5 YILA KADAR HAPİS
Sanık anne Meryem Ataman için ise "suçluyu kayırma" suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası talep edildiği aktarılan iddianame mahkemece kabul edildi. Sanıkların önümüzdeki günlerde hâkim karşısına çıkması bekleniyor.