Kassam Tugayları Sözcüsü'nün mahlas ismi Ebu Ubeyde'nin anlamı ne? Ebu Ubeyde ismi nereden geliyor, kimden geliyor? Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde'nin ismini aldığı kişi kim? Sahabe Ebu Ubeyde kimdir? İşte İslam tarihine geçen ve cennetle müjdelenen Sahabe Ebu Ubeyde bin Cerrah'ın hayatı...
Güvenlik sebebiyle gerçek ismi, kimliği, kişiliği sır gibi saklanan Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, ismini Hz. Muhammed’in sahabesi Ebu Ubeyde bin Cerrāh’tan alıyor. Kassam Tugayları Sözcüsü’nün neden Ebu Ubeyde ismiyle anılıyor olduğunu anlamak için sahabe Ebu Ubeyde bin Cerrah’ın (Ebū Ubeydeh mir bin Abdullāh bin el-Cerrah) kim olduğunu, Ebu Ubeyde bin Cerrah’ın tarihi yönünü iyi bilmek gerekiyor.
İsrail saldırıları sonrası yaptığı açıklamalarla tüm dünyanın tanıdığı ancak yüzünü, gerçek ismini ve kimliğini bilmediği Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde gerçekte kim? Kassam Tugayları Sözcüsü'nün mahlas ismi olan Ebu Ubeyde'nin anlamı ne? Ebu Ubeyde ismi nereden geliyor, kimden geliyor? Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde'nin ismini aldığı kişi kim?
EBU UBEYDE GERÇEKTE KİM? EBU UBEYDE’NİN GERÇEK İSMİ NE?
Faydalı bilgiler sunmak için araştırarak hazırladığımız bu haberde sadece "KassamTugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde gerçekte kim? Ebu Ubeyde'nin gerçek ismi ne? Ebu Ubeyde'nin kimliği..." bilgilerini arıyorsanız, güvenlik sebebiyle Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde'nin gerçek ismi, kimliği ve kişiliğinin sır gibi saklandığını hemen hatırlatalım.
Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, ismini Hz. Muhammed’in sahabesi Ebu Ubeyde bin Cerrâh’tan alıyor. Hem sahabe Ebu Ubeyde bin Cerrah'ın kim olduğunu anlar hem de Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde'nin açıklama ve konuşmalarındaki içerik ve hitabete bakarsak, Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde'nin nasıl bir şahsiyet olduğunu kolaylıkla anlamak mümkün olacak.
EBU UBEYDE’NİN YÜZÜNÜN GÖRÜNDÜĞÜ FOTOĞRAF GERÇEK Mİ?
Keffiyeh ile yüzünü gizleyen gizemli bir figür, Ebu Ubeyde olarak biliniyor. İsrailli medya kuruluşları, 2014 yılında bu kişiye ait olduğu iddia edilen ve Huzaifa Samir Abdullah al-Kahloot adını taşıdığı belirtilen bir fotoğrafı yayınladı. Ancak, El-Kassam Tugayları, bu fotoğrafın ve ismin geçerliliğini reddetti. Ebu Ubeyde'nin kimliği, sadece az sayıda kişinin bildiği bir sır olarak kaldı.
Takma adı, muhtemelen 7. yüzyılda Yermük Muharebesi ve Kudüs Kuşatması sırasında Raşidun Halifelik güçlerinin komutanı olan sahabe Ebu Ubeyde bin Cerrah'a bir gönderme olarak kullanılıyor. Ebu Ubeyde, ilk kez 2006 yılında İsrailli asker Gilad Şalit'in yakalandığını duyurduğunda kamuoyunun dikkatini çekmişti. Ancak kimliği hala büyük bir sır olarak korunuyor.
Gilat Şalit olayından sonra unutulan Ebu Ubeyde, Hamas’ın askerî kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın 7 Ekim’de İsrail’e yönelik gerçekleştirdiği “Aksa Tufanı” operasyonuyla ve arkasından İsrail’in aynı tarihten itibaren Gazze’ye yönelik şiddetli saldırılarıyla dünya gündemine yerleşti.
EBU UBEYDE KUR’AN-I KERİM’İ EZBERE BİLİYOR
Ebu Ubeyde konuşmalarını yaparken prompter gibi cihazlar ya da bir konuşma metni gibi bağımlı metinler kullanmıyor. Tamamen doğaçlama. Bir Allah vergisi. Zira Ebu Ubeyde'nin hafız olduğu, Kur'an-ı Kerim'in tamamını hafızasında tuttuğu, tüm ayrıntılarına, anlamlarına ve tefsirlerine hakim olduğunu biliniyor. Öyle ki, yaptığı tüm konuşmalarda Allah'a olan inancını yürekten hissetmek mümkün.
Her konuşması Müslümanların kalbine dokunuyor. Nerede, ne zaman ve neyi söyleyeceğini, söylediklerini Kur'an-ı Kerim'le nasıl bağlayacağını çok iyi biliyor. Çünkü sözlerine kaynak olarak hep Kur'an-ı Kerim'i esas alıyor. Yüzünü ve kimliğini gizlemesi ölümden korktuğu anlamına gelmiyor. Bunun, orduların komutansız kalmaması için rutin bir önlem olduğu biliniyor. Bilakis ölümün bir son olmadığını, mücahitler için ölümün ölüm olmadığını Ebu Ubeyde ve Allah için yola çıkmış tüm mücahitler çok iyi biliyor.
EBU UBEYDE, İSMİNİ KİMDEN, NEREDEN ALIYOR?
Asıl bakılması gereken nokta, tam da burası. Kassam Tugayları Sözcüsü, Ebu Ubeyde ismini öylesine almış değil. Karakter ve konum olarak Hz. Muhammed (SAV)'in cennetle müjdelenmiş 10 sahabesinden biri olan Ebu Ubeyde bin Cerrah'a benzetiliyor. Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde'yi anlamak için, ismini aldığı sahabe Ebu Ubeyde bin Cerrah yani Ebū Ubeydeh mir bin Abdullāh bin el-Cerrah'ın kim olduğunu, Ebu Ubeyde bin Cerrah’ın tarihi yönünü iyi bilmek gerekiyor.
Ebu Ubeyde bin Cerrah’ın; mütevazılığı, cesareti, cihat şuuru, ordu komutanlığı, tam anlamıyla Allah’a bağlılığı, Hz. Muhammed’e sonuna kadar biat etmiş oluşu sebebiyle İslam tarihinde özel bir yeri bulunuyor.
Ebu Ubeyde ilk muharebesi olan Bedir Savaş’ında karşısına geçen Paganlar mensubu babası Abdullah bin Cerrah’a el kaldırmamasına rağmen, babasının hamlesi sebebiyle savaştı ve babasını öldürdü. Bu olay Kur’an-ı Kerim’de, Mücadele Suresi’nin 22. ayetine konu oldu. Ve bu ayette Ebu Ubeyde bin Cerrah cennetle müjdelendi.
Ebu Ubeyde, ikinci harbi olan Uhud Savaşı’nda ise zafer kazanmakta olan Müslümanların, Hz. Muhammed (SAV)’in “Okçular Tepesi’ni terk etmeyin” emrini dinlemeyerek, ganimet için Okçular Tepesi’nden inmelerine rağmen mevzisini terk etmeyen çok az sayıda Müslümanların arasında bulunuyordu. Bilakis Ebu Ubeyde bin Cerrah, Hz. Muhammed’in hayatının tehlikede olduğunu bilerek ona yakın korumalık yapmıştı. Uhud’da Hz. Muhammed'in yanağına batan zırh parçalarını çıkarmak isterken iki ön dişini yitirdi.
Mekke'nin Fethi sırasında İslam ordusu komutanı Hz. Muhammed, Ebu Ubeyde bin Cerrah’ı Merkez Kuvvetler Komutanlığına getirdi. Ebu Ubeyde, Merkez Kuvvetler Komutanı olarak Hudeybiye Antlaşması'na taraflardan biri olarak katıldı, ardından Hayber'in fethine katıldı. Son Peygamber Hz. Muhammed'in (SAV) ahirete irtihalinin ardından Hz. Ebû Bekir ve Hz. Ömer, Ebu Ubeyde’yi halife olarak görmek ve ona biat etmek istediler ancak Ebu Ubeyde bin Cerrah, Hz. Muhammed’in ardından bu yükümlülüğü kaldıramayacağını, bu göreve Hz. Ebu Bekir’in layık olduğunu belirterek kabul etmedi. Ebu Ubeyde halifeliği kabul etmedi ancak İslam’a hizmetini son nefesine kadar terk etmedi.
Ebu Ubeyde bin Cerrah, kendisine halifelik öneren Hz. Ebubekir’in halifeliğinde de Hz. Ömer’in halife olduğu dönemde de İslam’a hizmet etti. Hz. Ömer’in hilafetinde Yermük Muharebesi'ne katılan Ebu Ubeyde, savaş sırasında Halife Hz. Ömer tarafından komutan Halid bin Velid'in yerine başkomutan olarak atandı ve Şam'ın fethedilmesiyle birlikte başkomutanlık görevine başladı. Ardından fethedilen bölgelerin valiliğine getirildi. Ebu Ubeyde, valilik görevi sırasında veba hastalığına yakalandı ve 639 yılında Hakk’a yürüdü.
Ebu Ubeyde bin Cerrah’ın hayatına bakıldığında, Kassam Tugayları Sözcüsü’ne neden Ebu Ubeyde dendiği de anlam kazanıyor.