Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun ilan edilmesinin ardından 6'lı Masa tarafından yapılan ortak açıklamada, "İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları Sayın Cumhurbaşkanının uygun gördüğü zamanda ve tanımlanmış görevlerle Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak atanacaklardır." ifadeleri kullanıldı.

BELEDİYE BAŞKANI CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI OLABİLİR TARTIŞMASI

Resmi olarak 14 Mayıs’ta yapılacağı açıklanan seçimler öncesinde, İmamoğlu ve Yavaş için mutabakat metninde yer alan özel madde tartışmalara neden oldu. Belediye başkanının aynı zamanda Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atanmasına yasal engel bulunmadığı, Cumhurbaşkanı yardımcısına verilecek görevin kapsamı ve Cumhurbaşkanına vekalet etme gibi konularda bazı ayrıntılara dikkat edilmesi halinde Anayasaya aykırılığın gündeme gelmeyeceği ileri sürüldü.

ERSAN ŞEN’DEN DEĞERLENDİRME

Prof. Dr. Ersan Şen, “Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sıfatlarının Aynı Kişide Birleşmesi Mümkün mü?” başlıklı bugünkü köşe yazısında belediye başkanının aynı zamanda Cumhurbaşkanı yardımcısı olmasının mümkün olduğuna dair görüşü değerlendirdi.

Ekran Haber Ersan Şen'in ilgili yazısından öne çıkan önemli kısımları derledi. İşte o değerlendirmeler;

Öne sürülen gerekçeler ışığında durumu değerlendiren Ersan Şen, “Anayasada, kanunlarda ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesinde yasaklayıcı hüküm bulunmamaktadır” ve “Cumhurbaşkanı yardımcısına verilecek görevlerde ve Cumhurbaşkanına vekalet etme konularında dikkatli hareket edildiği takdirde, Anayasayı ihlal eden sonuçların doğması engellenebilecektir. Dolayısıyla, belediye başkanının aynı zamanda Cumhurbaşkanı yardımcısı olmasında sakınca yoktur.” olmak üzere konunun temelde iki başlık altında toplandığını belirtti.

Tartışmaları bu başlıklar altında değerlendiren Ersan Şen, öne sürülen gerekçelere karşı görüşlerini 2 başlık altında inceledi. İşte Ersan Şen’in konuya ilişkin değerlendirmeleri;

YASAKLAYICI HÜKÜM BULUNMADIĞI GEREKÇESİ TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL

Anayasa, kanun ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde belediye başkanının aynı zamanda Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atanamayacağına dair yasaklayıcı bir hüküm yer almadığını belirten Ersan Şen, idari teşkilat yapısı ve Cumhurbaşkanı yardımcısının kendisine verilen görevi yerine getirmesi sırasında oluşacak ihtiyaçlara ve zorunluluklara göre uygulamada birçok tartışmayı beraberinde getireceği gerekçesiyle ‘yasaklayıcı bir hüküm bulunmaması’ nedeniyle belediye başkanının Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atanmasının meşru kabul edilebilmesi için tek başına yeterli bir sebep olmadığını ifade etti.

ANAYASANIN SİSTEMATİĞİ İLE MERKEZİ-MAHALLİ İDARE AYRIMINA TERS DÜŞÜYOR

Anayasanın 3. Kısım 2. Bölümünde yürütmenin; Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı yardımcıları, bakanlar ve İdare olarak düzenlendiğini, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nde ise Cumhurbaşkanının Devletin başı olduğu, yürütme yetkisinin Cumhurbaşkanına ait olduğunu kaydeden ve yine Anayasa’da idarenin kuruluş ve görevlerinin ‘merkezden yönetim’ ile ‘yerinden yönetim’ esaslarına dayanılarak düzenlendiğini belirten Ersan Şen, idarenin ise merkezi ve mahalli idare olarak 2’ye ayrıldığını dikkat çekerek şunları kaydetti:  

“Mahalli idareler, yer yönünden yerinden yönetim kuruluşları içerisinde yer almaktadır. Merkezi idare ise; başkent ve taşra teşkilatı olarak ikiye ayrılmakta olup, Cumhurbaşkanı ve yardımcıları ile bakanlar, başkent teşkilatı içerisinde konumlanmaktadır. Dolayısıyla; bir belediye başkanı aynı zamanda Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atandığında, hem yerinden yönetim hizmet kuruluşu olarak “mahalli idare” ve hem de “merkezi idare” çatısı altında, aynı anda farklı görev tanımları içerisinde hareket edecektir. Sonuç olarak; Anayasanın “merkezi idare” ve “mahalli idare” ayırımı esnetilerek, fiili bir karma yapı oluşacaktır. Aynı zamanda; işlem ve eylemleri idari fonksiyon kapsamına giren belediye başkanının, yürütme organının hükümet fonksiyonu içerisinde de görev alabilmesi sonucu doğacaktır.”

‘ESAS OLAN MAKAMDIR’ DÜŞÜNCESİ İSABETLİ DEĞİL

Bir kişinin belediye başkanı olarak görev tanımı ile Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak görev tanımının farklı olmasına ilişkin “Esas olanın kişi değil, bulunduğu konum, yani makam olması düşüncesi isabetli değildir.” diyen Ersan Şen, bu düşüncenin uygulamada ciddi sorunlar doğurmasına neden olacağını söyledi.

CUMHURBAŞKANI YARDIMCISININ GÖREVİ DİKKATLİ BELİRLENİRSE

Cumhurbaşkanı yardımcısının görev kapsamının uygun şekilde belirlenmesi halinde anayasaya aykırılığın gündeme gelmeyeceği gerekçesine ilişkin ise Ersan Şen şu değerlendirmelerde bulundu.

“Aynı anda belediye başkanı sıfatı taşıyan Cumhurbaşkanı yardımcısının görev tanımının dikkatli şekilde belirlenmesi ve Cumhurbaşkanına vekalet etme görevi verilmemesi halinde, Anayasaya aykırılığın gündeme gelmeyeceği şeklinde genelleme yapılamaz. Anayasanın ilkelerine ve sistematiğine uygunluk, “objektif” nitelik taşımalıdır. Belediye başkanlığı ve Cumhurbaşkanı yardımcılığı sıfatlarının aynı kişide birleşip birleşemeyeceği sorusuna; “görev kapsamına” veya “kişiye” veya “sahaya yansıyan Anayasaya aykırılık olup olmadığına” göre değil, genel, soyut ve objektif bir kural koyma gayesiyle yanıt verilmelidir.”

EN YAŞLI CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI AYNI ZAMANCA BELEDİYE BAŞKANI OLURSA

‘Belediye başkanı olan bir Cumhurbaşkanı yardımcısına idari vesayet yetkisi tanınmazsa vekalet etme görevi verilmezse sorun olmaz’ savunmasına ilişkin “Objektif olarak böyle bir görevlendirme yapılması ihtimalini tümü ile bertaraf etmeye yeterli midir?” sorusunu soran Ersan Şen şunları dile getirdi:

1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi m.18/1’de yer alan “Cumhurbaşkanlığı makamının herhangi bir nedenle boşalması halinde, yenisi seçilene kadar en yaşlı Cumhurbaşkanı yardımcısı Cumhurbaşkanlığına vekalet eder ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır.” hükmü ile çatıştığında, o an görevde olan en yaşlı Cumhurbaşkanı yardımcısının aynı zamanda belediye başkanı sıfatı da taşıması halinde, Cumhurbaşkanlığına vekalet etmesinin ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanmasının önlenmesini nasıl garanti altına alabilir veya meşru kabul edebilir?”

BELEDİYE BAŞKANI SIFATIYLA CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI OLABİLİR Mİ?

Son olarak, anayasanın sistematiği ile merkezi-mahalli idare ve hükümet fonksiyonu-idari fonksiyon ayırımlarına ters düşen uygulamada tartışmalı ve meşruluğu şüpheli sonuçlara sebep olma ihtimali bulunduğu gerekçesiyle belediye başkanlığının ve Cumhurbaşkanı yardımcılığının aynı kişide birleşmesinin mümkün gözükmediğini belirten Ersan Şen, “Bu durumu yasaklayan mevzuat hükmü olmadığı ve görevlendirme kapsamına dikkat edilerek Anayasaya aykırılığın önlenebileceği gerekçeleriyle, belediye başkanının Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atanmasında sakınca bulunmadığının kabulü isabetli değildir.” diye konuştu.

Ersan Şen'in yazısının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.