Mustafa Kemal Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkmasıyla yakılan bağımsızlık meşalesi, yanmaya devam ediyor. "Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir" sözünün devlet yönetimine kazındığı Cumhuriyet'in ilanının üzerinden tam olarak 101 yıl geçti.
LOZAN ANTLAŞMASI İLE TESCİLLENDİ
Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkmasıyla yakılan bağımsızlık meşalesi, 30 Ağustos 1922’de kazanılan büyük zaferle tüm yurdu aydınlattı. Yeni Türk devletinin uluslararası alandaki varlığı ise 24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Antlaşması ile tescillendi. Artık fiilen zaten var olan rejimin isminin de bütün açıklığı ile konulması gerekiyordu.
"YARIN CUMHURİYET İLAN EDECEĞİZ"
27 Ekim 1923’te İcra Vekilleri Heyeti’nin istifası ve Meclis’in güvenini kazanacak bir kabine listesinin oluşturulamaması, Cumhuriyet’in ilanı için uygun ortamı hazırlamıştı. Mustafa Kemal Paşa, 28 Ekim akşamı Çankaya Köşkü’nde arkadaşları için bir sofra hazırlattı. İsmet Paşa, Ali Fuat Paşa, Halit Paşa ve Kemalettin Sami Bey’in de yer aldığı akşam yemeğinde yaşananları Mustafa Kemal, Nutuk’ta şöyle anlatıyor: “Yemek sırasında ‘Efendiler, yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz’ dedim. Orada bulunan arkadaşlar, derhal düşünceme katıldılar. Yemeği bıraktık. O dakikadan itibaren, nasıl hareket edileceği konusunda kısa bir program yaparak arkadaşları görevlendirdim.”
KANUN TASARISI O GECE HAZIRLANDI
Mustafa Kemal Paşa o gece İsmet Paşa ile 1921 Anayasası’nın bazı maddelerini değiştiren kanun tasarısını hazırladı.
ATATÜRK TÜM OYLARI ALARAK CUMHURBAŞKANI SEÇİLDİ
“Türkiye devletinin hükümet şekli cumhuri-yettir” hükmünün yer aldığı tasarı TBMM’de saat 20.30’da oturuma katılan 158 üyenin tamamının oyuyla kabul edildi. Cumhuriyet’in ilanı “Yaşasın Cumhuriyet” sesleri ve alkışlarla karşılandı. Ardından yapılan gizli oylamada 158 milletvekilinin tamamının oyunu alan Gazi Mustafa Kemal Paşa, ilk cumhurbaşkanı seçildi. Kürsüye gelen Mustafa Kemal konuşmasını, “Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır” sözüyle bitirdi. Böylece devletin adı ve rejimle ilgili tartışmalara son verildi. Hükümetin kurulma şekli yeniden düzenlendi. Buna göre, cumhurbaşkanı başbakanı atayacak, başbakan da bakanlarını seçip cumhurbaşkanının onayına sunacaktı.
1925’TEN BU YANA BAYRAM KUTLANIYOR
Türk halkı, 29 Ekim gecesi ve 30 Ekim günü Cumhuriyet’in ilanını kutladı. 26 Ekim 1924’te yayımlanan kararname ile Cumhuriyet’in ilanının 101 pare top atışı ve düzenlenecek etkinliklerle kutlanmasına karar verildi. Böylece 29 Ekim 1924’teki etkinlikler, kutlamaların başlangıcı oldu. 29 Ekim, 1925 yılından itibaren de “milli bayram” olarak kutlanmaya başlandı.