Fatih Altaylı'nın Yarkadaş'ı hedef alan sözleri sonrası ise Barış Yarkadaş Twitter'dan uzun bir açıklama paylaştı. Yarkadaş, Altaylı'ya dair kendisinin de yaşadığını öne sürdüğü bir olayı şöyle aktardı:
"Yıl 1991.. Güneş Gazetesi’nde stajyer öğrenciyim. Gazete ciddi bir mali krizde. Aralarında Fatih Altaylı’nın da olduğu gazete yönetimi maaş ödeyemiyor. Maaşını alamayan işçiler, gazetenin karşısında 'direniş çadırı' kurmuş, maaşlarını alabilmek için çaba gösteriyor. Muhabirler, habere giderken, yandaki bakkaldan borç alıyor. Şişli Belediye Başkanı Fatma Girik, gazete binası ısınabilsin diye arada sırada mazot yolluyor. Anlayacağınız tam bir sefalet var. Fatih Altaylı ise o sırada her gün farklı bir arabayla binaya geliyor ve hiçbir şey yokmuş gibi yaşıyor. Lafı uzatmayayım: Sefaletin boyutu derinleşince, gazetenin yazarlarından Ahmet Tezcan, Altaylı’nın da olduğu patron katına çıktı ve Fatih’e 'Bir arkadaşımızın çocuğu oldu. Çocuğuna süt alamıyor. Bani ona biraz para verin süt alabilsin' dedi. Fatih, 'Ne yapayım ben de kedime süt alamıyorum' cevabını verdi. Fatih işte budur…"
"AHMET TEZCAN DA O GRUPTAYDI"
Yarkadaş ayrıca, paylaşımının sonunda "Bu anektodu 2000 ya da 2001 yılında yaklaşık 700 üyesi bulunan Gazeteciler Meclisi Girişimi’nin mail grubunda da yazmıştım. Ahmet Tezcan da o gruptaydı. Ahmet Abi hatırlar.. Cezaevinde başlayan ölüm oruçları üzerine yaptığımız bir tartışma sonrası hatırlatmıştım" iddiasında bulundu.